Görmesin gözlerim, hiç bir güneşi!
Işık, sizin olsun! Bana yabancı?
Karanlıkların olmadı bir eşi!
Aydınlık dünyanız, sadece acı!
Vurdular seni bir köşe başında
Arza bir damla kan semaya bir ses
Düşen yükselen ne bir göz yaşında
Boğulsun isterim kes ulan lan kes
Rahman'dan rahime intikal ettik.
Tercih etmedik hiç biz var olmayı?
Göz açıp kapayıp irtihal ettik.
Yaşamak bu sandık saç baş yolmayı!
Tuzu kuru olmak mümkün değildi!
Yalnızlığın ardında gizlenmiştir bir intihar
Fakiri deliyi bir dahiyi bekler ihtimal
Yaşayanlar şöyle bir dursun etsinler iftihar
Devletin ve toplumun bir ürünüdür bu imal
Siyahtır benim için, en güzel renk!
Ben, derin karanlıklar adamıyım!
Dizdim, kelimeleri ahenk ahenk!
Herkes gibi, bildiğim kadarıyım.
Feryat dile gelir bir hecede ah
Ardından göz yaşı bir gece de vah
Varsa anan baban belki unutmaz
Seninle gelecek olan o eyvah
Keşke unutsa da onlar da seni
İsterim şiir bir su gibi aksın
Dağdan düşsün de çığ gibi büyüsün
Dertliyi dertsizi herkesi yaksın
İrkilsin ve desin: " Sen bir büyüsün!"
Saat, dört on yedi ay, Altı Şubat
Karanlık gökyüzü ağlıyor ıslak
Bir kaos, yerin üstü altı berbat
İsrafil uğramış şehre tam helak
Notada yeri yok gelen seslerin
Dağlar dağlar karlı dağlar
Halimi kim kimler anlar
Deli akan dere çağlar
Halimi kim kimler anlar
Bağlar bağlar yeşil bağlar
Özlemek babamda karşılık bulur
Gözyaşı mücessem karşımda durur
Buharlaşmaya yüz tutar bütün şey
Akıl kalp bir kurşun ile vurulur
İşte geldi Şair Her şey Aşka dair