Dağım varsa yolum sensin
Bağım varsa gülüm sensin
Sağım varsa solum sensin
Dediysem ben dönmem geri
Kaşım varsa gözüm sensin
Ahuzardan ahım arşa çıkıyor
Taşlara vurmadık baş mı kaldı ki.
Peşpeşe gelen dert beni yıkıyor
Kader yıktı bana iş mi kaldı ki.
Hayatın yolunda engel sırayla
Ayrılık hasreti yaktı bağrımı,
Ömrümün baharı solmadan gelsin.
Hiçe saydı felek benim çağrımı
Saçıma beyazlar dolmadan gelsin.
Candan seviyordum bilirdi gülüm.
Bir mart gününde tam gece yarısı
Yine hüzün beni buldu bu gece.
Kalbime girdikçe hasret sancısı
Her saatim asır oldu bu gece.
Hiç sonu gelmiyor böyle gecenin
Yılda bir gün düştü ufacık işim
Boş ver deyip de attın köşeye.
Hırsımda sıkarak kırıldı dişim
Diş çürük deyip de attın köşeye.
Zengin olsan neye yarar ki paran
Burada düşünceler kara kara.
Kurulan hayaller yıkık dökük.
Elden birşey gelmez.Düştüm dara.
Ayak taşımaz oldu.Boynum bükük.
Bir insan tanıyorum.
O insanki yıkık ve dökük.
Üstünde eski bir kaban;
Kim yeri yırtık kim yeri sökük
Düşünmekle ağarmış saçları
İlk defa bir kadın.
Benim gözümü kör etti
Görmez oldum etrafımı
Ve o kadın öyle bir kadın ki
Ne yüzünü gördüm
Ne de tuttum elini.
Bunca yıl ağladım gülmeye hasret
Galiba gözyaşım duracak gibi.
Bazen isyan ettim bazen da nefret
İçimdeki hüzün son bulacak gibi.
Gülmeyi sadece düşümde gördüm
Dün akşamdı.
Geçmişimin uzanan elleri.
Şamar olup vurdukça vurdu yüzüme.
Utancımdan mı yoksa tokat ın şiddetin mi
Bilmiyorum ama Allık çalmış gibi
Kıp kırmızıydı yüzüm. Hem de ağlamaksı.
Derdiyle doldum,aşkıyla taştım.
İklimler geçtim,dağları aştım
Can için diyar diyar dolaştım
Yare ulaşan yollar var mıdır.
Sevmek güzel şey,sevilmek başka
Kim susamaz böylesi aşka
Uğruna bir gün öleydim keşke
Yarime ulaşan yollar var mıdır?