Midesini doyurupta
Kuşun kanadını rahatlatan
Sekmiyorum direk,
Boyluyorum derinliği
Suskunlugum şımarıklaşmış
Bugünüm daha sarhoş
Dolaşırım sokakda
Bu avlu ben terki bebek
Ağında zaferin ayağı yürüyen örümcek
Şimdi beklemek
Gün aşırı çiçeklere yönelen böcek gibi
Yürümek
Gezelim, lütfen gezelim
Güneşin ışıklarından içelim
Bir öpüş bulalım kendimize
Unutmussan ağlamayı
İlk kazandıgımızla dolduralım ceplerimize
Sonra gideceksin!
Bir bardak çay bitecek,
Sessizlik dolmayacak...
Ufukta bir sabahsın
Güneş ordan doğmayacak!
Herşeyin yanmış,
Haydi gidelim
Geçmeden mevsimi
Tarlamızı sürelim
Vişnenin tadı kalsın, kalsın izi
Olmadan akşam
Bir gün bile geçmeden
Hadi bir türkü tut kendine
Yolunda yürü her insan gibi
Gördüğünü, göreceğini anlat,
Söyle nakaratları.
Üzüleceklerini al,
Üzüntüden çekerek,
Götür beni
İçindeyim boşluğun,
Kapıyorum gözlerimi, sımsıkı
Az açık kapı arasında yokluğun
Götür beni,
Az ötede durduğun ve kaybolduğun gibi
Kitaplarda arıyorlar bir şeyleri
Onlara bir cümleden bir kitap yazılabileceğini
Birileri söylesin
Hiç kitap okumadım ama
Hiç okumadığımı söyleyebilir misin seni ?
Gün gelir,
Birikinti olur kaşlarının altı,
Mumlar alevlerini yitirir.
İnsandan insana gitmez hal hatır
Ve insanda kan kendini pişirir.
Gün ölüme yakın
Öldüm sen misali
Dudaklarında buruştum.
Gözlerinden kalkan bendim,
Yine kirpiginden düştüm.
Hayat sensiz nice çarelere küskün.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!