Hakikat olsun da
Ne olursa olsun
İster dost
İster düşman ağzından olsun.
Sonuçta kulsun
Gerçeği inkar etmeden yaşamak ki
Her dilin lisanı var
Halimin itirazı var
Çabuk koşar
Yorulmaz bir minvalde
Çabuk tutar başını secdeye
Durulur çabuk gönülde hemde
Zümrütünü devşir hançerine
Madalyonun diğer tarafındasın
Haşhaşi
Aman islam mislam deme
Aşk dini de
Sonra bir kâbe bulursun kendine
Ne kadar seni düşünsem
Karada örtüyle kaplayan o beyazı,
Çığlıkla çığ gibi düşürsem!
Ne kadar seni düşünsem
Düşlerimin anne karnında sancısı,
Dişimi sıkıp feryat gibiysem!
Bir ağacın altında serinlerken bilirdim seni
Lâkin oraya bakmak gelmezdi aklıma
Güneş doğarken yakalardın ışıklarla
Şuaları fazla şüheda canım kanında
At oynatırdı, tepinirken darda
Oysa ben dağ gibi duramazdım karşında
Ağır hastayım!
Yattıkça derine batan
Bataklık gibi yatağım.
Duada bir gariban,
Sokakta az tanınırım.
Bir rüyayım;
Soytarılar ne zamandan beri
Kralın tahtına göz dikmeye başladı.
Bu ne edigü belirsiz vahşet
Bir kedinin cinnet geçirip patilemesi olamaz.
Her bir yandan bir tarafa atıldık
Oysa yuvayı terk eden kuş,
Mendil kadar dağılmışsın,
Elden düştü düşecek arası...
Bir kokunu eğmiş zaman,
Tozdan ,güneşten saklayınca seni!
Rüzgarda tüy içici...
Sahip oldukların sana emanetti
Hayatın görülür kalpazan kaçışı
Kimler kimlerinmiş
Hiçbirşey sana ait değilmiş
Kapıyı çalan çalıkuşu mu?
Bu yolda atta koşar
Veya olursun bir haberci
Mektuplara bak, farket iletişimi
Gündüz geceden kısa, üslub-u beyan
Yanlızlığımız mı, kimsessizligimiz mi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!