Halil Topaç Şiirleri - Şair Halil Topaç

Bellidir eşkâlin halin ahvalin. Sen seni anlatma boştur Cumo Can. Bir yere vardırmaz dipsiz hayalin. Hayal boştur gerçek hoştur Cumo Can. Ne ekersen bir gün elbet biçersin. Biçtiğin senindir gün gele yersin. İnişli yokuşlu yoldan geçersin. Doğru yoldan çıksan taştır Cumo Can. Devran döne bela gelirse başa. Pak bir yerin olsun dost arkadaşa. Nadim olsan başı vurursun taşa. Dost kırdıysan işin yaştır Cumo Can. Hep zamanın geçti güle oynaya. Hakkın olmayanı gittin almaya. Bir geriye birde dön bak aynaya. Hepsi hayal meyal düştür Cumo Can. Dünya bazen geniş çok zaman dardır. Daralsa gözünde zerre kadardır. Zannetme her mevsim sana bahardır. Bir bakmışsın mevsim kıştır Cumo Can. Zaman gelir tükenirse nefesin. Kursağında kalır nefsin hevesin. Ömür dolar bedeninle yerdesin. Huy kurtarır beden leştir Cumo Can. Bir gün ödetirler sana hesabı. Silinmiyor bu hesabın kitabı. Ördün ise kul başına çorabı. Ördüklerin kor ateştir Cumo Can.

Yüreğimin gittiği yer sen misin?
Gitti de gelmedi acep sendemi?
Yürek sana gelse bende der misin?
El ayak bağlamak acep elde mi?

Sen gelmedin kendi geldi yanına.

Sevginin anlamı kaldı mı canım? Tamamı ayrılık olduktan sonra. Yüzüm sevindi mi güldü mü canım? Gözlerim yollarda kaldıktan sonra. Hasreti sen değil çeken ben oldum. Gelmeyince boyun eğen ben oldum. Tomurcuk gül isen eken ben oldum. Koklamadım nedim solduktan sonra. Gecem senin ile dolup taşarken. Damlayıp yüreğe ateş düşerken, Gerçeğin kaybolup seni düşlerken. Düşü nedim yalan olduktan sonra. Her şey sende kaldın istemem artık. El açıp tanrıdan dilemem artık. Bana dön desende dönemem artık. Ben seni neyleyim öldükten sonra.

Saydın mı kaç parçam, benden göç eden?
Bir hasretin hariç, düşmüş tamamı.
Bilmem iş görür mü, yüreksiz beden?
Bende benden hariç, gitmiş tamamı.

Neyleyeyim güneşi, neyleyim ayı?

Küçücüksün henüz dara düşmedin.
Bir nasihat vereceğim gel oğlum.
Ham meyvesin düşe kalka pişmedin.
Her gelene sen bağlama bel oğlum.

Sırttan vurur ama yüzü hoş güleç.

Saati kurmayıp uykuda kalsan.
Bir kaç saat geç uyansan ne olur.
Zamana uymayıp zamandan çalsan.
Bir kaç saat geç gidersen ne olur.

İstemden kabullendimgitmeni.

Bin türlü hali var, devri âlemin. Yeleyi yoldurmuş, koca aslana. Dağ başına kardır, yükü göklerin. Kim kime güvene, kime yaslana? Şeytana ne hacet, âlâsını gör. Zalimin zulmünü, belasını gör. Kaç arşın açmışlar, yarasını gör. Hakka yetinene, dili susana. Kim doydu ki vardı, acın farkına? Muhtaç eller yemdir, felek çarkına. Yamyam olmuş daha, doymaz hakkına. Elleri kesile, belki uslana. Kirli eller aldı, götürdü pak’ı. Karaya çaldılar var olan ak’ı. Yılan olmuş kurmuş, masuma fak’ı. El pençe dururlar, zehir kusana. Kim yedi de doydu, dünya içinde. Koca bir ömür ki, rüya içinde. Napolyon parayla, hülya için de. Kalmadı sarayı, mülkü sultana. Yüreksiz vicdansız, olunca beşer, Aklına her hile, kırk tilki düşer. Kiminde testere, kiminde keser. Beli sıvazlanır, kesip asana. Kim ki vicdanına, etti riayet. Heybedeki gamı, ona kifayet. Sonunda kurtuldu, kuldan nihayet. İki dikili taş, medet insana.

Paşam sensin yâr sensin, en yüce değer sensin.
Tırnağına değen taş, gelsin kalbime değsin.
Olmadığın bir yerde, hayat ölümden beter.
Hayat seninle başlar, anlam seninle biter.

Hani derler ya bazen, insana talih gerek.

Sen yanımda yoksun bak! ben çölde susuz ağaç
Duygularım kupkuru yüreğim Sana muhtaç.
Sen yanımda yoksun bak! ben ne işe yararım.
İçim boşalmış sanki taş misali yaşarım.

Bana bir söz söyle!
İkimiz için;
Başında saygı,
Ortasında svgi,
Sonunda da mutluluk olsun.