Aşktan yana şansım yok,
Deseler de inanmıyorum.
Belki de ben aşık olamıyorum.
Herkesin bir eksik yanı vardır.
Benimki de bu galiba.
Gül gibi solup,
Bizim bir kızımız var, şen şakrak.
Mini-mini elbiseleri, her zaman elinde tarak.
Koşuşturur neşeyle daima güler yüzlü.
Komşuları rahatsız eder, durmadan zıplayarak.
Yorulmak nedir bilmez, bol enerjisi var.
Güneş ışığı gibi yayılırız yeryüzüne.
Aydınlık , temiz ve sıcak.
Ayırmayız ayrı tutmayız,
Sararız, tüm canları, tüm insanları.
Sevgimizi veririz kucak kucak.
Bilgidir kaynağımız,
Çirkin bir çenesi vardı,
İpek gibide saçları.
Uzun bir burun,
Kapkaraydı kaşları.
Upuzun bir boyun,
Boyun, üzerinde duruyor,
Kavrulmuş toprak gibi,
İçim yanıyor bu gün.
Gökte uçan turnalar kadar,
Uzağım sana sevdalım.
Ellerim,
Karanlıkta yanan bir mumun ışığı gibi,
Yıldızlar parıldasa ne fark eder.
Nefes almaya mecalim yok.
Suratımda bir karış sakalımla, ben
Bu koca dünyada,
Yüzüm eğik gezer.
Biz iki arkadaştık onunla.
Can ciyerdik.
Yediğimizi aynı yer,
Yalnız nefesleri ayrı çekerdik.
Konuşmasak bile tüm benliğimizle,
Söylemek istediğimizi söylerdik.
Uygarlık bir yanda,
Tanklar bir yanda.
Mazlumlar,kadınlar ve çocuklar,
Sıkışmış,
Uygarlık ve tanklar arasında.
Asrımızda uygarlık bu ise,
Ne haber kış kardeş,
Çatla da patla.
Yaz geldi yaz.
Geri aldım evimi senden.
Salonu mutfağı banyoyu,
Kullanır oldum yeniden.
Bazen öyle anlar olur ki,
İnsan bir kelime söyleyemez.
Düşünür düşünür.
Aklına hiç bir şey gelmez.
Bu akşam ben de öyleyim.
Aslında konuşmayı çok severim.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!