Kamçı gibi ellerini savurdu Salih.
Vermem dedi onu kimseye,
Kalabalığın içinden,
Çekti aldı içeri.
Kollarının arasına sıkıştırdı küçücük bedenini
Kapattı kapıyı.
Artık ben değiştim.
Kaptan kaba döküldüm dostlar.
Ağaçlardaki kuş yavrularını merak edip,
Tırmanmıyorum artık.
Neydi halim o zamanlar.
Zincirle bağlasalar,
Çorbalar yapıldı,
Mantılar açıldı.
Neşeli gülüşmeler,
Hep etrafa saçıldı.
Dostluk pınarının suları,
Sonuna kadar açıldı.
Yazmayacağım dedim, yazamıyorum.
Dayanamadım gene yazıyorum.
Ne var bilmem şu mısralarda,
kendimi onlarla yaşıyor sanıyorum.
Sanki bana güç veriyorlar,
Sanki bana el veriyorlar, bel veriyorlar.
Kız bana bakma öyle
Görende bir şey var sanır.
Seni bizim mahallede,
Herkes tanır.
Her pencereye çıktığında,
Komşularım,
Rüyalar yetmiyor anne, seninle görüşmeme.
Sarılıp öpüşmeme yetmiyor anne.
Beni hiç özlemedin mi?
Merak etmiyor musun hiç?
Ben senin biricik oğlun değil miyim?
Ne zaman başımı okşayacaksın?
Gözlerindeki ışıltıyı,
Ateş sandım.
Kalbimi yakacak.
Işıltın kalbimi değil,
Ruhumu yaktı kararttı.
Ne yürek,ne sevgi,ne kucak,
Hayır hayır deme ayaklarım.
Ne olur beni istediğim yere götür.
Sen başkalarına aldırma.
İnanma kuşların dediklerine.
Beklemiyor beni,
Senin götürdüğün yerde.
Zaman kışa doğru dönüyor şimdi,
Kısalan günler kapımı çalıyor.
Onunda güzelliği vardır elbet.
Şimdi onu düşünecek durumda değilim.
Aklımda hala yaz var.
Neden bu kadar kısa sürdü.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!