Yıl 75
Bir Kasım ayazı doğmuşum,
Zifiri fırtınalar ıslık çalarken.
Ve silip süpürmüş tüm arzularımı
Hain bir sulusepken
Daha ilk çığlığımda.
Babam ne sırmalı cepken
Ne de parlak iskarpinler alabilmiş bana
Tıpış tıpış büyürken.
Sonrası yollar
Bir de kayıp giden çizgilerde
Gözü yaşlı bıraktığım diyar...
Annemse dayanamazmış hasretime
Ben gurbetteyken.
Halbuki kaderimi çizen ben
Ne olduysa gurbetle başladı zaten:
Kaşlanmam... taşlanmam... haşlanmam...
Ve haşlanmam ...
Tıpkı pamuk çuvalında karamuk dalı
Ruhumda sevdan
Nasıl parçalar içimi çekip gidişin...
Aşk ucuz, ölüm bedava, bir sen pahalı...
Geceler zindan
hele bir de benden dinle dostum
ah ki nasıl eyledi aşk beni...
hep bir meçhulden bir diğerine
hesapsız yol eyledi aşk beni...
Şöyle bir dönüp de bakınca ardıma, dağ gibi bir yürekti babam
Sözleri hala çın çın...kulaklarımda, iki damla yaşla gözlerimde;
"Hey gidi be evlat!..." diye başlardı babam.
Ölümü görse gözünü kırpmaz giderdi de dikine dikine
Yıkılır, dağılır yeri gelir bir lokmaya muhtaç kalır da yine
Ben ki doğarken
Kahkahalarla gülmüşüm
Ve şimdi ağlaşıyorum
Tüm o güldüklerime...
Elde değil.
zaman zaman içinde
mekan sisli puslu...
-devir Beyzâdelerin devri ayrıca-
söz resimli bir kağıtta
hak, ağıtta...
Ağlamak istiyorum bir yağmur öncesinde
Bulutlar gibi dolup dolup boşalmak;
Haykırmak istiyorum en hırçın dalgalara
İçimdeki kin ve nefreti kusarak.
Hazların en güzelini tatmak istiyorum
Bir bardağın
Yarısı boş yarısı dolu
Ya da yarısı dolu yarısı boş...
Boşa boşaltsak doluyu
Yahut doluyu doldursak boşa;
-Üstad Necip Fazıl'a ithaf-
Kapılmışım ufkun cazibesine,
Tam da dalacakken derinlerine
O uçsuz bucaksız maviliğine...
Küfrediyorum siren seslerine
Yıllar geldi... yıllar geçti...
Bir ben geçemedim.
Önce turnalar süzüldü birbirin ardı
Sonra da mevsimler, yaprak yaprak...
Dallar bile meyveye durdu da rüşte erdi
gözleri değdi önce gözlerime
sonra tâ yüreğime...
ve ansızın düşüverdi cemre
benden başka herkes görmüş
öyle diyorlar...
bense soruyorum hala çocukça:
[[
Atıldımsa da öylece bir köşeye
Daha ölmedim.
Huyum kurusun
Ne laf anlamaz ne zavallı biriyim.
Heyhat
Elbet ben de küllerimden doğacağım birgün.]]
------- (Hakan Pomakoğlu) .
'' Naçizane bir dost olarak, şahsımda inanmakta..
Küllerinizden yenid ...