Yoksunluklara dair ise hayat,
Sessizce izler, beklersin sabırla.
Gerçek, sevdaya dair can tanem
Yerine başka resim çizebilirmisin...
Belli yoksulluk sardı, varsın sarsın.
Belki dizlerim büküldü, bırak acısın.
Belli ki korkularım çekilmez oldular,
Bir sözüne kaybolup giderler, sen gitme...
Gün an, Gitme
Şimdi, haydi kalk ayağa gel
Tam yanıma dur, bir nefes bırak aramıza!
Pencerem sana açıldı, sonsuz ve sınırsız,
Gel sevdalım, gözlerinin içine bak...
Gün an, Gözlerim
Güneşin turuncu mor haline yürü,
Akşam üstü olmuş, derin bir nefes,
Üzerine gelen tüm grilere inat,
Adamın renklerine sarıl ! Ve gülümse...
Gün an, Gülümse
Boş kağıda bakarken, dolu ellerim ile,
Sessizce duyuyorum kahkahalarını,
Çınlayan öykümün satırları yansıyor,
Sadece kulakların duyduğu...Gülümsüyorum.
Gün an,
Batı'ya gidiyorum,
Güneşin batımına doğru,
Anlam gerektirmeyen, Alaca karanlık !
Zamansız, akışkan yalnızlığa gebe!.
Doğu' ya yürümedikçe adımların,
Kırık bir yaşam haline saklanıp,
Hüzün kapladım durdum zamana!
Avucuma düşen kum tanesine gülümsedim ,
Vazgeçtim, kırık hüzün halinden...
Günan, Hal
İnce bir sessizlik, narin
Çevreni saran yaşamsal haller,
Beklemek seni sakin,
Çevremi saran sonsuz özlemeler,
Gün an, Haller
İçim kırık, için kırık, kırdım .
Gönlün sevdalı, sevdin bilirim.
İçine sığdır'dın, koşulsuz !
Adamı sevdin be kadın, her halini ! bilirim.
Yoksun zamanları, varsıl yaşatanım.
Az kaldı, silinip, var olmayacak zamanım,
Bir sen bileceksin, öyküleri ve sonu,
Hediyem, yaşam izim olacak, yürüyeceksin!
Gün an, İz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!