Alışılmış akşamlarda,
Hayat başlar altıdan sonra.
Gider hep gardiyanlar,
Bir nöbetçi kalır burda.
Bahçe dolar volta atanlarla.
Bazen yıldızlar kadar uzaktayım,
Yanında gibi görünsemde.
Güneş kadar sıcağımdır,
Sen soğuk bilsende.
Biliyorum ki, artık ağlamıyorum.
Ağlayan sadece sayfalar.
Ağlayan sayfalardaki mısralar.
Gözyaşlarım boncuk boncuk,
Cümleler içinde.
Sanma ki,
Senin beyaz dediğin sayfa,
Kirletir kendini karalarla.
Sen bilmesen de,
Benim rengim yok aslında.
Kalırsam, unuturum öksüz yaşanmış yıllarımı.
Gidersem, sen tut,
Beni bırakma,
Şiirlerinle sev beni.
Kalırsam, unuturuz ikimiz de hasreti.
Yaşayan bir annenin, yasını tuttum yıllarca.
Kim bilir kaç kez,
Ana dedim,
Anam olmayanlara.
Anneler gününü kutladım annemin,
Ümitsiz bir akşamda,
Son demindeyim karanlıkların.
Mavisi doğmadı göğün içime,
Bir tutam yalnızlardayım.
İnsan nasıl unutur,
Nasıl! .....
Nasıl unutulur, ölüm acısı.
Nasıl yaşanır, unutmuş gibi.
Ömür nasıl geçer bu acı ile.
şiirlerinizden dolayı tebrik ederim.