Bu kadar bekletme aşk durağında,
Sabır çiçeğimi soldurma yarim.
Yedi yılda bir kez açsın bağrımda,
Sabır çiçeğimi soldurma yarim.
Arada sırada bak nazar eyle,
Eceabatta tek katlı bir evde,
Kitaplardan duvarlar ördü,
Tuğlalar, Tuğla kitap gördü...
Her biri Fi tarihinden,
Kim bilir kaçıncı asırdan desem yeri...
İki buçuk kuruşluk dahi var...
Girmiyor gözüme uyku,
Kıyametim kopar sanki,
Yaşamıyorum inanki,
Sevda değilse ya nedir?
Söyle bana, söyle bana.
Kahpe vurdu pek de yaman sillesin,
Patak ile beni bir sersem eyledi.
Hıçkırığa boğdu kesti nefesim,
Aşılmaz dağlara perçin eyledi.
Gafil darbesiyle kaldım bi çare,
Ölümü sunma,
Yaşamak varken...
Ne bana
Ne kimseye
Ne de kendine...
Sunacak gücün varsa ki var
Bedenimi kavursunlar,
Yönüm yare çevirsinler,
Yakıp külüm savursunlar,
Sevdamızın yellerine.
Göz pınarım oldu kurak,
Şiir Bulvarı'nda seyran ederken,
Şiirlerde uzak, cinas da gezer.
Serbest deyip, hece deyip severken
Bir dolaştım ötesi Muzaffer gezer.
Şiir yazıp, hece dizdik
Denesen şiir yazmak gereksiz kalır,
Şiir olursun,dize dize
Şarkı olursun,ses gelirsin bize,
Şairin dizelerinde asılı kalır,
Aşk olursun...
Yayılmacı para babalarına
Silahlar sussun ki barış gelişsin,
Kulak ver insanlık çabalarına,
Silahlar sussun ki barış gelişsin.
Kore, Vietnamda, Afgan,Irakta,
İçimden içeri ulaşamadığım,
Bir yerinde bir kor yanar,
Bir türlü ad koyamadığım,
Aha şuramda yaram kanar.
Oyuncağını kaybeden çocuk'um




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!