Sinem pazarında gönül tücarı,
Şeker satar, şerbet satar, bal satar,
Bezenmiş bedestan türlü malları,
Lale satar, sümbül satar, gül satar,
Dünya alem gelir alışverişe,
Cehaleti yenen kişi,
Fecir Feriştahı demek.
Kolay değil en zor işi,
Yapmış başatgahı demek
Sözü yalan özü yalan,
Şakaklarımda kar,
Gönlümde ise bahar,
Bunca hızlı değişimi,
Nasıl da becerdim,
Ve sağladım...
Aşka düşen yanar tütmez, yanar bitmez biz gibi.
Göz çağlayan olur durmaz, dinmez bir öksüz gibi.
Cana dokunan söz yaraya basılan tuz gibi.
Tuz dağından arınırken, közlerinden yol döşer.
Gönül dağım bulut toplar yıkar bendin sellenir.
Oooy oy bu derinlikte miydin.
Gizliden bir hazine.
Çıkarıver ortaya,
Doya doya bakam, görem.
Anlayıp idrak edem.
İçem muhabbetini, serhoş olam,
Gel yapma eyleme,
Merhamet etmeli,
Vicdan gerek...
Şah buyurgandır
Sultan buyurgan,
Girdim bin bir türlü hale
Istikamet kışa doğru
Vardım bir piri kemale
Meyli kadem başa doğru
Yerimde duramıyordum
Fır Fır Fır Fırıldaklaş
İstediğince oynaklaş
Düz olan bozar belli
Buna derlerki kallaş
Oldu mu böyle farfara
Memleketi sattı yedi,
Emperyalin uşakları,
Vatan, Millet, Bayrak dedi,
Yaktı yıktı kuşakları.
Hem uşağı hem peykleri
Aha geldik gidiyoruz,
Ah ile vah arasında,
Ömrü zayi ediyoruz,
Gece gündüz sırasında.
Aşk ateşi cana nardır,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!