Bir ADAM sadece.
Bir yalnızlık hikayesi,
bilindik herkes tarafından yaşanmış duygular işte.
Ne bir eksik, ne daha fazla.
Kalabalıkların yalnızlığı bu aslında.
Yığınlarca insanın, denizler dolusu duygularda kaybolup gitmesi gibi bir şey.
Yalnızlık,
Çoğu zaman ıssız bir dehlizde
Bazen de inzivaya çekilip sorgulamak
Kimi zaman öylesine ağlamak…
Şiirlerim bundandır..
Gözyaşlarımı yoldaş seçtim kendime.
Dudaklarımda yıllarca taşıdığım tuzun
Peşindeyim hala.
Adını dahi unuttuğum bir aşkın peşinden
Yaşamı,
yaşamak gibi oynuyorum.
...
Bir arkadaşım kanserden söz ederken,
Kestim sözünü.
Küstü.
Ben zaten küsüm
Kansere.
Yol ikileşti.
Düz yol
Bana düşmedi.
Sırtımda dört okka erzak
Belimde ağır silah
Uyku ölümdür.
Gördüğün aydınlık ise
Fırsattır yunmak için.
Ölüm ise uykudur.
Karanlık kalblerde sızlayanın özüdür figansız.
Tutki ellerimde nasır oluştu,
Tutmayacakmısın?
Dudaklarımda, kurusu var ayazın
Öpmeyecekmisin?
Yorgunum, sırtımda yükü var alemin
Almayacakmısın?
Saçlarına Çiğ Düşmüş
Gecenin Sihiri ile karışık
Biliyorum kalbin,
Aydınlık gecelerle barışık.
....
yanaklarında ayazın kuruluğu var
Azabı hak etmiş bir kulum.
Budur işte benim sonum
Ki;
Uykuya hasret ruhum.
Uyuştu bedenim
Sen varya sen
Gece gibisin;
Karanlık ve gizli
Bitmeyen madenin hissi
Ve aşkların, en yücesi.
Ben var ya ben
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!