SİTEM-İ AVAZ
Senin hiç,
kulağın kapı tıkırtısında geçen
bir hayatın oldu mu?
Şimdi çıkar gelir umuduyla...
Soğuyan Yürek
Ne kar ne ayaz ne fırtına
Hiçbiri denk değildir
bir yüreğin soğukluğuna
Bir çay ocağı var,
epey uzakta olan.
Her sabah geçiyorum,
bilmem kaç sokaktan.
Bir iskemleyi çeker,
oturur, sigaramı yakarım.
Benim rengim siyah
Senin sarı
Sen Avrupalı ben Afrikalı
Sen ana babadan Müslüman
Ben Hristiyan
Dinlerimiz, dillerimiz de farklı
Öyle bir tipi ki
Göze kulağa yağıyordu.
Bir adım ötesini göremiyordu izanımız.
Ağır ve tatlı bir uyku getirdi sanrımız.
Bir uyuduk bir daha uyanamadık.
Oysa çoktan terk etmişti bizi Tanrımız.
Bahar yüreklim
Kaf dağındaki sevgilim
Aşkın bir derya
Bu deryada
Tek kürek mahkumu olan benim
Dün,
üç maymunun ormanını
ateşe verdiler
Biri yangının sesini duymadı
biri kördü kaçamadı
bir diğeri dilsizdi bağıramadı
Oturalım isterdim, seninle karşı karşıya
Neresi olursa olsun hiç fark etmez
Seni sana anlatmak değil asıl niyetim
Çünkü anlatmaya kalksam
biliyorsun ki saatler yetmez
Sadece tut ellerimden
Ey can!
Korkak alıştırma yüreğini
sevmekten sevilmekten
Gördün mü hiç ahiretten dönen
Madem ki bomboş bir dünyadayız
Onun dostu çoktur
O bizi beklemez
İyi kötü seçmez
Kim gelirse
onunla devam eder yoluna
Önce sarılır boynuna
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!