Saatin kaçı bilmiyorum
uzun zamandır yokum içinde
savurarak saçlarını gittiğinden beri
durgun bir sözle kayboldum içinde
ağıt yakma arkamdan, sen güzel şarkılar söyle
Başla;
Ne kadar erken olursa,
O kadar erken başla
Sev;
Ne kar çok sevebilirsen
Diyordum ya;
Bir eski günde,
Duygularımın diline kilit vurmadan önce
Gençliğim der gibi.
Olgun bir erik gibi dalımdayken,
Şiir duygularımın arşibi
'Aramızdan ayrılan arkadaşlarımıza itafen yazılmıştır'
Güneş ayrı batıyor bu yerde
Har sabah şafak sayılıyor
İnsanların sırtına yüklenmiş birer yük
Her biri birbirinin üzerine atıyor
Bedenim katılaşıyor artık
Daha az gülüyorum
Kepimin altında asık surat
Çatık kaş,
Bedenim katılaşıyor artık
Bebeğim bile ağlıyor, baktığında suratıma
Gölgesinde dinlendiğim meşe ağaçları
Karşı köyün hayvanlarının çan sesleri
Adını bilmediğim çiçeklerin kokusu
Ve ikindiden ikindi duyulan ezan sesi
Gönül kapısının tokmağına vuruyor
Yazılmaya değer ne varsa,
Şiire dair;
Unuttum
Aklımdan uçuverdi her şey
Yerine ne kondu bilmiyorum
Gidilecek yol arıyor, şimdi şiirim
Vakit erken diyorum, kalmaz izim
Madem çökerteceksin dizeleri dize
Kaldır da başını git diyor sezgim
Acemiyim, garibim bu yabancı dilde
Onca şiir yazdım
Yüz etmez inandırdığım
Ne kalbime, ne beynime
Bir uçurum varlığı ile
Köprü kurmak niyetiyle
“Cemal Safi’ce”
Konuşmazdı dilim yazmazdı kalem
Ben, seni sevmeyi maharet saydım
Çoğu gitti ömrün, azı hep sitem
Ben, seni sevmeyi marifet saydım
siz yazımı hiç hatırlamıyacaksınız, ben... şiirlerinizi hiç unutmayacağım ASLINDA HİÇ KİMSE SEVMEDİ mükemmel.... mükemmel..
Onda bambaşka bir memleket sevdası ve ondan da bambaşka bir çocuk sevgisi ve onda bambaşka bir yuvaya sadakat yakaladım.Yüreği Memleketim Kastamonu nun havası kadar lekesiz ve tertemiz.Dostluğu aranılacak ve her zaman ve her şartta insan olarak kişinin yanında olmasını istediği sağlam bir karekter.H ...