Zamana güvenim kalmadı benim,
Hergüne yeni bir dert koyar durur.
Güneşe dayanmaz esmerdir tenim,
Yangınlar gönlümü hep boyar durur,
Ölçüsüz darasız söylemler moda,
Ayağı, uyağı, şaşmış bunların,
Aldanma boğarlar bir kaşık suda,
Zalimlik böğrünü deşmiş bunların,
Sona gider her düzen,
Sonsuz olan neyin var,
Ahmak olma bak özen,
Düşün diye, beyin var.
Leyla’ya güzeli cihan diyorlar,
Seni görmemişler ondandır ondan.
Mecnuna sevdayı pinhan diyorlar,
Beni görmemişler ondandır ondan.
Garip bir sevdaya düştüm düşeli,
OYSA
Oysa...
Seviyorum diyerek başlarsın söze,
Ardı arkası bitmeyen soruları kabullenerek,
Bir karanlık çukurdayım üstüm kara
etraf kara, yol kara, izan kara
edebi diye takıldığım dil kara,
Kuytu köşelerde gezinmekten çekingen gözüm
Bu kaçıncı gece kaçıncı bomba düşüşü,
Kaç çocuğun yüreğine yangınların doluşu,
Sayabildiniz mi? Nemrutları, Firavunları
İbrahim’i yakarış mı?
Musa’nın Asası mı?
İnsanı; insanlığından bezdiriyor zaman,
İnsan ki kayıpta, zamana yenik zaman.
Korkular büyümekte gördükçe mezalimi,
İnsan garip, insan saf, insan görmez zalimi.
Tutulmuş haz hırsına, kendini bulmuş hazda,
Aşkına mahkum oldum, yanar döner her halim,
İnsaf denen deryada, yüzmedin mi Nazlı Can,
Yaptığın bunca zulmü onamaz hiç bir alim,
Mutluluk diyarında, gezmedin mi Nazlı Can.
Ey sevdiğim bu nazın, donduruyor kanımı
Fani denen dünyada kimler baki kalmış ki,
Sebepsizce biz bize kin kusar hale geldik.
Doğru yaşamak böyle ne acayip halmiş ki;
Fıtratın semerinden, mıcırlı yola geldik.
Fikir denen meretten kardeşi vurmadık mı?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!