Bir yudum ötede doğar güneş
Yaprakların arasından el sallar gözlerime
Kemikten,kemiğe bağlanmış yeter cümleleri
Sanki,harabede kalmış son aşk savaşcısı
Sanki,gönlünün tahtını kaybetmiş buruk çocuk
Tamam ben bilmiyorum sen söyle katletmediğin kaç yarın kaldı?
Yurdunu düşmanlarından kurtarmaya çalışan kahramanların elinde görürüm hep geleceğimizi...
Küçük bir umut gibidir
Ellerindeki fotoğraflar
Titreyerek de olsa bakmaktan vazgeçmezler
Tıpkı biz gibi...
Kader makasıyla kestiğin
Kırmızı kurdelenim
Gönül mıknatısıyla rakip çektiğin
Olsa bile ben,beni yenerim
İnce bir sızı var en derinlerimde
Her devrin
Kendi arasında uyak çatışmaları
Yaşaması ilginç
Çünkü; her insanın
Kapladığı hacimden çok
Kendisine değer verildi
Soğuk kış günlerinde
Dalları düşmüş
Ağaçların sahibidir
Ölü ağaçkakanlar
Kim bilir nice muradına ermiş
Bir yıldız saçlarımı aydınlattı
Ve saçımın her teli yıldızları anımsattı bugün
Mesken çekip kaldırım taşlarını
Bir bir yüzüme fırlattı hüzün
Bir biz mi bilirdik birbirimizi sevdiğimizi
Kelime haznem doldukça
Bir yenisi daha eklendi beynime ihtilal
Güneşsiz günebakan soldukça
Bağırır kalbimde kutuplar istiklal! !
Şimdi küçük bir kağıt koyup cebine
Ömrüm...
Senin topraklarının
Üstüne kurulu
Bir şehir
Kim ne derse desin
Ey Türk! bayrağındaki kan neye işarettir
Aklımı alan siman,işte bu yüzden müjdecin olurum
Anaların eline sürdüğü kan damlası kınan
Kalbimi alan davan,işte bu yüzden mektubun olurum
Ey Türk! gözlerindeki cesaret neye işarettir
Kaderimiz bizi ayıran
Dara düşüren sözlerimiz
İçime çektiğim an kokunu
Unutulmaz diyarlarda gezintiye çıktım sanki
Rüyadan uyanmışız belli ki
İkimiz yan yana
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!