Nağmeli sesini çıplak kulağımda,
Yumuşacık teninin sıcaklığını kollarımda,
Bal dudaklarının tadını dudaklarımda özledim.
Yan yana yürüyüşlerimizi şehrin tenha sokaklarında,
Islanarak deniz dalgalarıyla beraber üşümeyi,
Mis kokunu yağmurun tanelerinde özledim.
Özlemek,
Bir bulutun göğü arayışı,
Kayıp bir melodinin, akılda yankısı,
Uzaktaki yıldızın, geceden göz kırpması.
Ellerin uzanıp boşlukta kaybolması,
Bir parça umutla dolup taşması
Sevmeyeni sevdiğim için,
Okumayana yazdığım için,
Düşünmeyeni düşündüğüm için,
Kalbimden , kalemimden ve aklımdan özür diliyorum.
Görmeyeni gördüğüm için,
Kalplerimiz birer pencere gibidir; her birinin ardında farklı hikayeler bulunur.
Aşkla çarpan, özlemle inleyen, acıyla yaralanan ve boşluğun hüznünü taşıyan kalpler...
İçimizdeki acılar sağır, hasretler dilsiz ve özlemler kördür.
En samimi duygular, ifade edilmesi veya yazılması en zor olanlardır. Ancak bu duygular, içsel bir yolculukla anlaşılır ve şiirsel bir şekilde paylaşılır.
Raflarda duran eski kitapları yeniden okurum, her sayfasını ezberlemiş olsam da;
Sonunu bilmenin bir huzuru oluyor bende..
Başa dönebiliyorum
Karakterler değişmeden önce
Her şey bozulmadan önce
Bu geçmişin hala var olduğunu hatırlatıyor bana
Gözlerin ufukta kayboldukça,
Ruhum bir yaprak gibi rüzgarda savrulur,
Her adımda biraz daha eksilir,
Sana vardığında, artık ben değil, sen olurum.
Kalbimin yankısı senin nefesinde,
Her zaman kalpleri değiştiren bir ritim vardır!
Ölmeyen bir söz ve unutulmaz bir hatıra, bir de hayata eşit bir gözyaşı ve ömre bedel bir bakış vardır.
Ne kadar uzağa gidersek gidelim, asla ayrılmadığımız yerler, ne kadar uzakta olursak olalım veda etmediğimiz insanlar vardır.
Bir de azalmayan hüzünler ve büyümeyen sevinçler, gönlümüzde sızlayan acılar, kalbimizde dinmeyen bir hasret vardır,
Kalabalık kelimelerle sıralanmış, kapağı bahar rengiyle süslenmiş, harfleri tebessüm, mutluluk dolu ama derinliklerinde hüzün saklı, bir roman kitabı gibisin.
Mutluluğu vadeden başlığın altında, hayatın acı dolu hikayeleri sıralanır içeriğinde, her sayfasında bir umut parıldar ama her cümle gölgesinde saklanan kederler okuyanın yüreğini derinden dağlar.
Hani uzaklarda olduğu gerçeği her gün yaşıyorsun,
Yine de elini ufuklara uzatıyorsun.
Elini tutmayacağını bilmene rağmen!
Ve ellerinin sıcaklığını yine de hissedebiliyorsun.
Her an hiç çalınmayan kapıdan içeri gireceğini hep bekleyip de ama aslında hiç gelmeyeceğini bilmen gibi,
Ama o hep gözlerinin karşısında oluyor...
Aşk sadece yazılan sözlerse tüm kalemlerimi tüketirdim lakin aşk ruhtur sana ruhum yetecek mi?
Aşk sözlerde saklı değil, derinde yatan bir güçtür, mürekkep yetmez ki içinden söktüklerini harflere dökmeye.
Sadece yazılanlarla anlatılmaz ki, yaşanır aşk, birlikte geçirilen her an, hissettikçe büyür, cümleler yetersiz kalır, mısralarla aşkımı sana anlatmaya kâfi gelir mi?
Bir bakışı, bir dokunuşu anlatır her şeyi, işte o zaman kelimeler susar, aşkın büyüsüne boyun eğer.
Sözler de tükenir, yazılar da silinir gider, Ama aşkımızın izleri kalbimizde sonsuza kadar yer eder mi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!