“Gözlerin gözlerimde çağlıyor
Bir boşluk bulsam, düşeceğim içine ”
Çarpına çarpına geldim kapına
Kimi ağır aksak, kimi haşmetle
Dillerde ahlar, domdom kurşunu
Sürgün oldum sana
Nice coşkuları bırakarak geride
Söylenmemiş sözleri
Yarım kalmış düşleri
Leh Leha
“Kalp sesi” Aklımı onarıyor
Ey! Yokluğunu elem bildiğim Yâr
Hiçliğin anaforunda
Uyandım…
Bugün senin dergahına geldim, derman aradım, her dokunuşta kabuk atan yaralarıma. Ah günce…nerden başlamalı bilmem ki…
/
Gelgit
ansızın düşerde aklıma
keskin bıçak gibi
saplanırsın yüreğime
Gözlerinin zindanına daldım
Kays düşmüş hücrene
Ah Leyla...
Yüreğin nerede?
Eski bir sahnedeyiz
Elimize tutuşturulan kısa bir senaryo
Biz acemi iki figüran...
Rol olabildiğince ağır.
“Hayat hangi yüzüyle bakıyor sana” diye bir soru geliyor candosttan… renklerden hangisi sen?
Kaç yüzü vardı kimbilir hayatın ve kaç yüzüm vardı kimbilir henüz kendimle dahi tanışmadığım.
Dün maviydi hayat, her kulaçta biraz daha derin..
Biraz daha serin..
Dağların yamacına çık küçüğüm
Umut topla kucağına
Sarp kayalıklar yıldırmasın seni
Umudu zorda ara...
Hayat, gülistan değil
Serdar Kalkan, 15 Mart 1968 yılında Tunceli’de doğdu. İlk ve orta öğrenimini Tunceli’de ve lise öğrenimini Elazığ Teknik Lisesinde tamamladı. 1986 yılında Bir kamu kurumunda memuriyet hayatına başladı.1991 yılında Fırat Üniversitesi Tunceli Meslek Yüksek okulundan mezun oldu.
Edebiyata, şiir ...