Hadi vur
Hadi vur dostluk silahın olsun
Yarası derin doğmamış
Bir bebeğin gözlerinde
Kaybolmuşum…
Göz yaşlarımla yıkanırım.
Kitap
Kitap rüzgar olmalı,perdeyi kaldırmalıdır.
Kitap kamber olmalı şah İsmail,in
Seni sırtına alıp
Devlerin üstüne saldırmalıdır.
Devler kale kapısında
ÇOK SEVEBİLİR MİSİN?
Beni daha çok sevmelisin
Önce ki,sevgin korkuttu beni
Daha önce bu kalp,
Başkasının olmuş
Beni daha az seveceksin diye,
Mümkün olsa yüreğimi avuçlarına bırakırdım
Sende can damarım atsın diye...
Mümkün olsa gözlerimi yoluna sererdim
Ayakların taşa değmesin diye...
Mümkün olsa saçlarımı ömrüne bağlardım
Ömrün çok uzun olsun diye…
Can dostum
Dost dediğin
Gözünü kırpmadan
Uğruna canını
Verendir dostuna
En kolayı değil
Göz pınarlarımdan aktı özlemin
Hasretin içinde büyüdü sevdan
Damarımdaki kan gibi cansın
Can gibi özledim seni...
Boynuma dolanır aşkın cefası
En son hüküm giyindiğim
Aşkından beraat ediyorum
Şayet bir gün
Kapına gelirsem eğer
Bendeki seni azad ederim.
Ey düşümde ki sevgili;
Düşlediğim kadar asil misin?
Yoksa;
Düşüm müdür seni asil yapan?
Benim ki de laf işte...
BEN BANA
Çatlayan toprağın suya
hasreti gibi susadım sana
gülün bülbüle, arının bala
hasreti gibi hasretim sana
Pamuk gibi yüreğin
Nasıl bu kadar taş kesti?
Tek damla gözyaşım aksa
Yere düşmesine izin vermezdin
Tuzunu tadar yutardın
Şimdi bana git gelme diyorsun
Kalemine yüreğine sağlık...