Ben buz gbi soğuk
Sen ateş gibi sıcaktın
Kalbim kalbine değebilseydi keşke
Halbuki ben yanmaya bile razıydım.
Seni koklamak, duymak, hissetmek...
Başkalarının sahip olduğu lükslermiş
Ne varki hep bencil olabilmek
Kokuşmuş kalplerine sinmiş
Tek şeker beklemiş çayın acısını alabilir.
Hayatımız da beklemiş çay gibi olsaydı ya!
Tek bir şekerle ağızımızda bıraktığı ekşilik
Gönlümüzde uzun süredir demlenen aşk
Tek bir şekerle tatlıya bağlanabilseydi.
Hayatı hiç bitmeyecek gibi yaşamak
Belki de en büyük aptallaktır.
Aynı kişiye tekrar tekrar aşık olmak
Onu üzüntülerini yıldızlarla paylaşmaktır.
Ondan habersiz ruhu bile duymadan...
En son dudaklarından yarının izi döküldüğünde
Aylardan aralıktı
Soğuk bir gecede tek başıma umutlandığımda
Beni ölümden kurtaran, içimi ısıtan umuttu
Senin verdiğin umut...
Gözlerimden dudaklarıma bir yıldız kaydı
Titrek dudaklarım haykırmak isterdi
Ve ciğerlerim havayla doldu.
Ses tellerimi titreştirmeye dahi yetmedi
Boğazımda düğümlenen taşlar değildi
Kursağıma oturan kaya gibi
Umutlarım, hayallerimdi.
Yosun tutmuş kimesizliğe terk edilmiş...
Unuttum sanar hep düşünürsün.
Bitti der beyninin derinliklerinde tutarsın
Unutmak insan oğluna bahşedilmiş hastalıksa
Unutamamak lanettir.
Ayazında bir kış sabahı uyandım Ankara'nın
Buz gibi, hafif rüzgarlı ve karlı
Rüzgarı hissettim
Parçalanmış dudaklarımda
Yalnızlık kokula Ankara sabahında
Ölümlerin en kötüsü
YALNIZLIK!
Aslında bağıra bağıra ben geliyorum der.
Kafanı bir kaldırırsın
Şşşşşşş!
Kimsecikler yok.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!