Deniz kenarında oturmuşsunuz
Bir yaz meltemi var kalbinizde
Buram buram tuz kokuyor gözleriniz
Ve içinizi ısıtacak çayınız...
Her yudumda aşk düğümleniyor boğazınızda.
Ben vardım.
Sen vardın.
Her şey yerli yerinde vaktinde vardı.
Bir biz yoktuk doğru yerde, doğru zamanda.
Kör olsak mesela
Kötülüğü göremesek
Sağır olsak mesela
Fesat ruhları duyamasak
Dilsiz olsak ya!
Hayat çok boğuk
Önününe çıkan tabelalar çift levhalıysa
Çeşitli bağlaçlar arasında sıkışmışsan
Ve seçimler arasında yapa yalnızsan
Örneğin sevmek ve üzülmek
Hayat ne garip.
Seni görmemek üzüyor,
Böyle görmesi de üzüyor,
Saçlarını okşayanın tatlı meltem olmadığını bilerek
Tekrar tekrar görmeyi istemek daha çok üzüyor!
Mutluluğum da hüznüm gibi nanemolladır.
Bazen bir gülüşle
Bazen de küçük harfli bir cümleyle...
seni seviyorum.
Yıldızların yanına kıvrılmayı çok istedim.
En tepeden seni seyredebilmeyi
Gülüşünü saatler sonra da duyabilmeyi
Hatta sen uyurken seni öpebilmeyi istedim
Bazen gözlerinde kaybolmayı istedim
Isınmaya çalışıyorum
Kalbimdeki kısık ateşli mumla
Çektiğin fotoğraflara bakıp
Büktüğüm hüzünle kalbime yorgan diktim
Fotoğrafların sesi hala kulağımda
Ve fotoğraflardaki kokun
Ben çoktan delirdim
Gerek bitmez gecelerde
Yıldızların sönüşünü izleyerek
Gerekse de senin hayalini kurarak
Ama daha çok, elmas gibi umutlarımın
Odun parçası gibi yanışını izleyerek delirdim.
Kötü hissettiriyor.
Dönüp bakınca
Bu kadar uzun zaman geçtiğini görmek
Benim sensiz, başkasının senle oluşunu görmek.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!