Biliyor musun sevdam,
Alışmak sevmekten daha zor geliyor.
Her an özlüyorum
Bakışını,
Gülüşünü.
koskoca bir okyanusun ortasındayım ama bir yudum suya hasretim öyle çaresiz öyle mutsuzum ki dilim le dudağımın arasında eriyor kelimeler nezaman konuşmaya kalksam sus diyor içimdeki yorgun ben bıçağın kemiğe battığı anlardayim
bedenim ürkek dilim titrek hasretin kiyisindayim yine ceplerimde umutlar kırık dökük büyümenin acımak olduğunu bilsem bu kadar istermiydim bilmiyorum sonuma doğru sürüyorum ölü postumu
benler kaybolmuş senler sancılı
dilim dünlerin ayazında çıkmaz sokaklarda yolumu kaybediyorum yüzüme vuruyor rüzgarın keskin parmaklari tokat yemedim deme der gibi ilk tokadımı yiyorum ama yüzüm değil kalbim yanıyor insanin kalbi acır mı benim ki çok acıyor
Mavi kadınlar vardi
Gri erkeklerin gölgesinde yaşam mücadelesi veren
Ihanetin koynunda sabahlayan
Bir tatlı söze bir guler yüze muhtaç bırakılan
Zifiri bir gecede tanıdım onu
Mavi gözlü kızın gülüşü geceye düştü
kara çocuğun sevdası yüreğe
Sevdanın tınısında buluştu,
aşkın parmaklari
Dolandi birbirine
Gece belini sardı kızın
Sen yüreğimle aklım arasında kaldığım bir anda
Gelip beynime yuva yapmış bir kirlangicsin
Ve ben hep korktum seni incitmekten
Huzur kelimesinin vücut bulmuş halisin
Sesin kulağıma her değdiğinde
Yüzümün kizarip dudaklarımın aralandıgi
Sesimin duvarlara çarpa çarpa parçalandığı saatlerden yazıyorum.
Ayrılığın siyah gölgesi yakamda,
Cebimde yarısı yanmış bir sigara…
Umutlarım rüzgârlarda kaybolmuş,
Acının bedenimi lime lime doğradığı seanslar…
Zamanın dilime taktığı kelepçelerle yazıyorum,
Susan dilime inat, avaz avaz konuşturuyorum kalemimi.
Ben diyorum, ne ara yaşadım bu boş ve acılarla dolu hayatı?
Yaş almanın takvim yapraklarından ibaret olmadığını anladığım gün,
Devrildi üzerime gerçeklerin buzdan heykelleri,
Bakışlarından tutunuyorum hayata
Kirpik uçlarından bağlıyım ona
Bir gülse cennet olur dünya bana
Benim o yalnızca benim.
Menimo
Sahi nasıl bir duygu
Her yazdığım şiiri, bana mı yazdı diye düşünüp, satır aralarında kendini aramak.
Bazen bir sözde duygulanmak, bazen bir kelimeye takılıp kalmak.
Nokta koyduğum yerlerde, nefesinin kesilmesi.
Nasıl bir duygu?
Ben hiç bilmem ki.
Merhaba ben kadın!
Tanımadınız değil mi?
Yeri öküzünüzden bile sonra gelen, kız doğdu diye üzüldüğünüz, çeşitli hesaplar uğruna daha gencecik yaşta henüz memelerim yeni yeni çıkarken babam yaşımda adama verip aldığınız para ile oğlunuzu evlendirdiğiniz, yeri gelip ittiğiniz, yeri gelip namus diye başında keven çarptığınız canlı hatırladınız mı?
Yine mi hatırlamadınız?
Hani medyada daha fazla para kazanmak adına bacağını, kolunu, hatta dudaklarını kullandığınız yerine göre 'her kadın, pırlanta hakeder' deyip altın sektörünü tavan yaptırdığınız, işinize geldiği yerde övüp, gelmediği yerde kapı dışı yaptığınız o sağılı inek.
Hayranınım deniz hanım
Siz İzmirlisiniz galiba. Ben de Aydınlıyım, hemşeri sayılırız. Birbirimizi takip etmeye yorumlamaya ne dersiniz?
Dost selamlar.