Küçük bir tebessüm, içten bir selâm,
Dosta hatır soran, bir iki kelâm,
Kısaca diyor ki, insana İslâm;
İhlâsla yaptığın, herşey ibâdet...
Doğuştan var olan, îman özüyle,
'Hevâ'dan kaçmaya, ettim de yemin;
Olmadım, yine de kendimden emin.
Ey! Yüce Sahibim, Rabbül Âlemin,
Nefsimle baş başa, bırakma beni!
Son buldu, kibirle büyük savaşım,
(Filistinli çocuklara sesleniyorum...)
Bakma sen… Yeryüzünün, fitneyle dolduguna,
Cehâletin, bu kadar cesaret bulduguna;
Bakma sen.. Zâlimlerin hükümrân olduguna;
Firavunlar, Kârunlar, Berzah’ta beklemede
Maddeyi putlaştıran, o dünyevî korkular;
Vicdan ve ahlâkını, bulandıran tortular;
Düşünce sarnıcında, biriken kirli sular;
Atılır yüreğinden, Kur'ân'ı anladıkça...
Akıl tahtın önünde, hurâfeler diz çöker;
Ruhlar giderlerken, sonsuz bir yola,
Dünyada verirler, birkaç gün mola,
Sanma ki, bu geliş, tesadüf ola;
Sabır sınavıdır, ömür dediğin…
Güneş, doğmak için, sabahı bekler,
Minâreden bir salâ yükselince kuşlukta;
Hazırlandı teneşir, camideki taşlıkta.
Neler söylendi neler, gıyâbında bir bilsen;
İkindiye kadar ki, bir kaç saat boşlukta...
Sağlığında can ciğer bildiğin o dostların;
Ey! Beytullah yolcusu, Ey! Fazilet zengini;
Meleklere vermedi, Rabb'im senin dengini.
Ah! Bir görsen yüzünün, o nûrâni rengini;
Ne mutlu ki, en kârlı ticaret şimdi senin;
Karşılığı yüzbindir, Kâbe'de bir secdenin...
Kuluna göz verdin, ''gör Beni'' dedin,
Dil verdin, ''bilene sor Beni'' dedin,
Gönül verdin, ''hayra yor Beni'' dedin,
Gördüm, sordum, yordum, Sana yöneldim.
Nice dervişlerle, uzun söyleştim,
Dinle ey ehl-i gaflet! . Ne diyor, dağlar, taşlar?
Kur’ân’ın sahibi var, beyhude bu savaşlar,
Eğildi.. eğilecek.. O’na en mağrur başlar;
Yakında göreceksin, her cürmünü defterde,
Kur’ân’a harp açanın, vay haline mahşerde..
Bütün suçu, “irticâ”ya bindirdik,
Akşamları, birer ufak sindirdik,
Sayende vakti de, üçe indirdik;
Biraz daha tenzil, yok mudur hoca?
Seninle başladı, dinde varyasyon,
İYİ Kİ YÜCE RABBİMİ, KUTLU PEYGAMBERİMİ, CAN TAYYİP AĞABEYİMİ VE MÜMTAZ VE MÜBAREK İNSAN CENGİZ HOCAMI TANIMIŞIM. ONUN İZİNDE GİDECEĞİM. İLERİDE EMEKLİLİK NASİP OLURSA, ONUN ESERLERİNİ TÜM KİTLELERE DUYURACAK, ONUN BIRAKTIĞI MANZUME MEŞALESİ VE SANCAĞINI ASLA LEKELEMEDEN VE HALEL GETİRMEDEN TAŞIYACA ...
* Medîne-i Münevvere * isimli şiirimi manevîyat şiirleri yazarı Cengiz Numanoğlu üstâdıma ithaf ediyorum*
Değerli Üstâdım, şiirlerinizin her biri hak ve hakikati en güzel şekilde dile getirmektedir.
Manevîyat şiirleri aradığımda ilk başvurduğum şair sizsiniz. İsim zikretmek şartıyla ese ...
*Aşk'ım Medîne* isimli şiirimi manevîyat şiirleri yazarı Cengiz Numanoğlu üstâdıma ithaf ediyorum*
AŞK'IM MEDÎNE
Ne kadar şükretsem, azdır Rabbime
Kalacaktım yoksa, kendi halime
Muhabbeti verdi, hemen kalbime
Dünya gözüm seni, gördü MEDÎNE
**************************** ...