Dal oldum,düştün yaprağımdın
Sararmış gökyüzü,yüzümde hüzün
Sen her düştüğünde bir ben eksildim
Bir ben eksilmedim tabi Eylül eksildi
Bu gidişle bu Eylül Ekim'e zor varır
Yol uzun gerçi,ama
Kışkırtıcı eskizler eş/l/iğinde
Yüzün var serde
Faili meçhul aşk tarihimde bir birey olursun sen de
Karanlık köşelerde öpüştüğüm dudakların nerde
Kiralık katillere kurban olan etim
Çok janti kesiklerim var benim
Valla bak
Ne kadar çok kanarsa o kadar iyi
Yuva yapmış kanatlarıma
Bir üveyik
Ve
Evet ağaçtır gölgesinde büyüdüğüm
Ne benden para ister
Ne de ruhum onda kördüğüm
Sese ses ver ey rahatını böldüğüm
Ya GEZİ sindir
Sen:
Şimdi ben öldüysem zamansız
Siz ölmeyesiniz diyedir
Avuçlarımda gökyüzü görüyor musunuz?
Gülüne soluklandım
Uzandım
Gökkuşağının hangi rengi daha güzel anladım
Sen-Ben diye saydım bütün kırmızıları
Ahıma and olsun ki
Bitmedi hala sayımı
O sessiz akşamlarda karanlığa kaldığımda
Yüzün aydınlatır yüzümü
Sessizliğim akan bir nehir gibi olur duyarsın sesini
Ay yarılsa görmem körümdür senden gayrı her şeye
Yatağımda çiğ damlası muradı olur çiçeklerin
Akarsa gül olur
Şu üç günlük dünyada,günlerim senin olsun
Sakın bırakma ellerimi,olmazsam boğulursun
Kanıyorum seninle giriştiğim bu savaşta
Ne etik bir kaygı var,ne de vicdan bu aşkta




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!