1.
Bir üpücük kondurdum dudaklarına
İçimde kuşlar uçuşuyor
Zira
"Seviyorsan bence söyle" derdi çocukluğum
S/isli geçmiş zamanlardı
Aklımda çocukluğum
Aidiyetsiz kentler kaldı
Her kente eski bir sevda sürükledim ardımdan
Bıkmadım her kente yeni bir yalnızlık taşımaktan
Kethüda
İndir bayrakları yarıya
Üç Fidan'a ya da Eski Tüfeklere
Bir dakika sesizlik
Sonra fırtına
Ben bütün aidiyetlerimi sana bıraktım
Ne yaparsan yap
İster at ister sat
Ki para eder mi bilmem
"İnsan virüsüyse yeryüzünün"
Beklememek lazım bilirim
Ateş düşüyor sesinden
Kentin üzerinde kül
Üzerimde gül
Nasıl yanmışım sana
Anla
Ama üzerimdeki gül izleri iyileşebilir zamanla
Ne nalına ne mıhına
Aşığım derdim biline
Adres sorulmazki bana
Yollarım sehven Fizan'a
Ne elime ne dilime
Yüzüne sessizliğimi sürdüğümde
Fırtınalar kopardı
Ne garip
Her sabah önüne güneşi sererdim
Karanlık çökerdi
/Ne zaman bir mezar görsem
Gözlerin aklıma gelir,
En son toprağa verilen daima
Şiirdir/
İşte ben böyle genç ölümlerde
Esmer
Yanık bir
Türkü söyledi çocuk
Görmedi göz
Duymadı kulak
Haritanın sağ tarafına
Kethuda
Kara kıştan besleniyoruz bu günlerde
Zemheriden kelimeler /t/üretiyoruz
Üşüdükçe içimiz,dünden kalan ne varsa
Hatta şiirleri bile yakıyoruz!




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!