Ne yazasım ne çizesim
Farklı bir aleme akasım var bugün
Ne yiyesim ne içesim
İçimdeki zehri kusasım var bugün
Kandığım yalancı baharlara
HARDAYIM
Ne zaman mutluluğun girizgâhına sürsem yüzümü
Mavi düşümün üzerine kapaklanırım
Tepe taklak,
kan revan içinde
Hayallerim darmadağınık
Kâhırla, seni çoktan unuttum ki demişsin
Ben adını, mektubun gelince hatırladım
Dönüp bakıyorum da, sen hiç değişmemişsin
Sözlerin yüreğimi delince hatırladım
Düşmanımla dost oldun, bilmem ki hangi ara
Eyy hayat!
Yeter!
Aynı yerden vurup durma
Gerçekten çok acıyor, artık yüreğim
Utanmadan bir de
Yüzüme gülüyorsun,
Laf olsun diye konuşuyor bir lavuk
Gören de kendini horoz sanır
Aslı gıdaklayan bir tavuk
Iki kelime yazınca
Kendini Cemal Süreya sanır
Rahmetliye sorsan
Hicran
Bu gece, yeni bir hicran daha yazıyorum ömrüme
İki paket kederi duman duman gömdüm ciğerlerime
Ben yine de sayfaları aralık bırakayım
Ne olur ne olmaz?
Öyle kolay birşey değil bu azizim!
Her Allah'ın günü
Sevilmekten öldüğüne
inandırmak kendini
..ve sorguya alınır, koca bir kentin yalnızlığı
Bütün sokak lambaları söndürülür
Birileri gider birilerinden
Tüm umutlar bir gecede, sonsuzluğa sürülür
Taş üstünde taş bırakılmaz,
Bir şehir acımasızca harabeye döndürülür
Herkes, bir başkasının hakikatini arıyordu, gayrimeşru düşüncelerinde
Maskelediği simsiyah yalanlarını, kendine dahi inkar ederken...
Önce, bir kadın gitti hayatımdan
Sonra bir adam
Sanırım biri annemdi, diğeri babam
Şimdi, sen de gittin ya
Yalnızlığın karşısına geçip, kılıçtan geçirdim, tüm veda sözlerini
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!