Duyguları, düşünceleri kalemle yazan,
Duyguları, düşünceleri güllerle anlatan.
Sevgiliyede gonca, gonca gülleri uzatan,
Sizler değilsinizde, kimdir? Can ellerimiz.
Sevgiliyi kolkola gezdirmek için,
Sen ömrünü, hep böyle güler yüzlü mü?
Sen hayatı, hep böyle üzüntüsüz mü?
Sen yaşantını, hep böyle kaygısız mı?
Sürdüreceğini düşünüyorsun? İnsan oğlu! ...
Uyan gaflet uykusundan. Aç gözlerini,
Henüz 22 yaşına basmışlar.
Saçlarının yarısına düşmüş aklar.
Oysa, bu gençler hayata yeni atılacaklar.
Soran yok, bilen yok, niçin düştü bu aklar.
Kimi bir bardak suyu, uzatamaz eliyle,
Sebepsiz bir ayrılığın sonunda,
Birkaç küçük sözün çınlar kulağımda,
Seni düşünüp andıkça her gece rüyamda.
Son sözlerin yaşatır beni hatıralarda.
Her gün eğlenirken sevgilim seninle,
Bir insan tanıyorumki,
Ne bir dostu vardı,
Nede derdini açacak bir arkadaşı
İyi biliyorum. O, kimsesizdi.
Ne sofrasında ekmeğine,
Sus! Sus biraz, konuşmadan bak gözlerime,
Haydi kenetle ellerini ellerime,
Hisset! Ne olur kalp atışlarımı dinle.
İşte bu sestir, 'seni seviyorum' diyen.
İstanbul 2006
Çocuktuk seninle, anımsıyor musun?
Aynı mahallenin, aynı sokağında,
Otururduk seninle, anımsar mısın?
Hatta evlerimizde karşı karşıya idi.
Daima, oynadığımız oyunlara
Beni, çağırmaya gelirdin, bizim kapımıza,
Etrafımda tarif edilemez bir çember var,
Yüreğimin ağırlığını alan,
Kan dolaşımım hızlanıyor,
Kalbim, rüzgârına teslim oluyor.
Cem-Ali'nin dediği gibi:
Yeter artık, bunca çektiğim çileler, işkenceler,
Bunca ağlayıp, inleyip sızladığım sevgilim.
Ellerim de kelepçeler, ayaklarımda bentlerim.
Ama hiçbir zaman, sönmedi aşkın, sevgin, sevgilim.
Ben böyle köle gibi, bağlı kaldıkça,
Günlerden otuzbir aralık
Saat tam yirmiüç kırk
Kalan zaman yirmi dakikalık
Sonra eski bir yıl gidecek,
Yeni ümitlerle dolu,
Yep yeni bir yıl gelecek.
Merhabalar hocam ben kadriyörükoğlu lisesinden öğrenciniz Dilek size nasıl ulaşabilirim?