Artık çok geç sevgili
Gönlün vazgeçse, dudakların ağlar,
Dillerin git dese, gözlerin kal der,
Bırak bedeninin fırtınadaki haykırışlarını
Ya o ellerin, zihninin “haklıyım” oyunlarına inat
Bir milyon kere gider gelir telefona
Ne günlerdi o günler
Yok altımızda arabamız
Sermaye desen o da ne
Bolca sevgimiz var cebimizde
Dağıtıyoruz avuç avuç…
Senin ana kaynağın ben
Unutmasanda bir an, gün gelir unutursun,
İçindeki sevdanı, gizlice uyutursun.
Bahar kışa erince, güller boyun eğince,
Gönüle aşk girince, bu gün düne erince.
Dışarıda kar yağıyordu,
Yüreğimde bir volkan,
Derinden patlarken,
Kahvenin yanına,
Bir puro yaktım,
Efkârlıyım yine,
Gün boyu senle avunuyor,
Hayalinle sohbet ediyor,
Arada hüzünlenip, gülüyorum,
Varlığın bende etle tırnak gibiyken,
Belli etmezken derinliğini,
İçimden gelen güçlü bir ses dedi ki,
Yazacak neyim kaldı, söyle bana yazayım,
Ben felek değilem ki, şu alnıma yazayım,
Yoruldu artık dilim, ver canıma kıyayım,
Öyle çok yandı içim, mezarıma yazayım.
Belgin TURAN
Bazen bir öpücük,
Yitirirdi masumiyetini sevdanın,
Özgürce aşarken sınırlarını,
En sevdiğim yakınlığın değil,
Uzaklığındı…
Hangi zamanda yaşıyorum,
Unutamadığım, yaşayamadığım,
çocukluğumda mı?
Arayıp henüz bulamadığım,
öbür yarımda mı?
Ey zaman! Dinleyin bir kez olsun,
İlk defa güvendim birisine,
Sıradan biri değildi gönlüme,
Dedim ki, gez, dolaş,
Otur, kalk, ruhum senin,
Hatta kafan karışınca,
Daralınca yüreğin,
Gel gitler,
gibisi yoktur insanı ezen.
Kendi içinde yer bitirir
bu duygu karmaşası.
Yürek, duymak için sesini
isyan ederken fütursuzca,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!