Varıp git mert oğlu mert ile konuş
Oturup bal yeme muhannet ise
Yağmur ol bulut ol bulandıkça coş
Altına çul serme muhannet ise
Başlangıç dayıdan soydan olmalı
Bu nasıl eziyet hiç böyle yara
Yaksan beni kül eylesen severim
Çiğneyip bedenim çekseler dara
Param parça yol eylesen severim
İnsanı insandan taşı bir taştan
Bir güzeli gördüm çeşme başında
Boyu servi boylu fidana benzer
Gönül dağlarımda aşk ataşında
Sarılıp koynumda yatana benzer
Ne Leyla ne Şirin ne Aslı gibi
Araştırma Genel Müdürlüğü’ne
Kültürel mirasçı, olmaya geldim.
Destan türkü yazıp yer bulmak için,
Gönülden gönüle, dolmaya geldim.
KÜRDÜN KIZI
Yüzü pak güneşten yüzü
Kıskandırır gül nergisi
Baldan tatlı her bir sözü
Kürdün kızı kürdün kızı
Nasıl met edeyim nasıl söylesem
Dilimde cümleler dolaşıp durdu
Zannettim deryada susuz çöldeyim
Bir garibin derdi yaktı kavurdu
Ezelden iptida dostluk bağı var
Bir ilkbahar günü bir akşamüstü
Yaktı yüreğimi nara dönderdi
Ne ettin be felek, yar bana küstü
Yıktı hayallerim zara dönderdi
Neydi benim bilmem suçum günahım
Son mevsim baharda eserken yeli
Kimi mecnun dedi kimisi deli
Kaybettim kendimi gittin gideli
Sorma narçiçeğim sormada kalsın
Sönmesin bu alev yanarsa yansın
Sevip koklamadan yar mı doyulur
Sorsalar ben nasıl anlatacağım
Ak gerdan üstünde nar mı soyulur
Eşimi dostumu darıltacağım
Güneşin kavurup yaktığı gibi
Ne bir selam gelir nede bir haber
Mutlumu mutsuz mu nasılsın söyle
Hayaller kurardık senle beraber
Sevdamız kalplere kazılsın söyle
Hayallerim vardı cümlede telde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!