Dert yaman deva göçer
Zevk-ü sefa, hevâ göçer
On binlerin günah keçisi;
Veli Göçer, veli Göçer! ..
Ağrı dağı, ağrıyan başım mı olacak
Fırat ve Dicle Suyu, göz yaşı mı olacak
Merhamet dilencisi, ha gaflet uykusu;
Heyhat! zehirle pişmiş aşım mı olacak! ..
Şehri Kabristan gördüm, ‘ölümsüz gerçek’ orda
Kupkuru kavganın bittiği dönemeç orda
Ne mazlum, ne mağrur endişesi(..) o mabette
Öyle bir hayat ki, ‘ebedi hakikat’ orda…
Deli Dumrul’dan hatıra, ayak bastı parası!
Asrımıza intikal etti, yol-köprü kirası!
Geçersen bir akçe, konarsa beş akçe alırlar;
Sorgu-sualsiz durma git, her belde yüz karası…
Çok sesli nefesten gürültü getirdi forum
Fikir makaslanmış, çorak bırakılmış yorum
‘kendini kurtarma…’ cakası adı altında;
Mizanseni önceden hazırlanmış oturum…
Tabiat renk cümbüşü, anlatıyor alemi
Vahdet şuuru taşıyor, yetmiş iki bin alemi
Toprağın nabzında cıvıl cıvıl muhabbet;
Haykırıyor insana, asıl berzah alemi! .
Kalp gözü açık, bütün ilimlere yakın
Toprak gibi mütevazı ol, cimrilikten sakın
İman etmek için bütün deliller kainatta,
“miskale zerretin” ayeti taşır Hak’ka yakın
“İlim, Müslüman’ın yitik malı”
Onu, nerede bulursa almalı!
Aklı örtülü,
Kulakları sağır,
Gözleri kör,
Vicdanı taş gibi,
Ak saçlı bir ihtiyarın dizinde
Ayrılık şarkılarını dinledim
Kahır var, hasret var, dert var sözünde
Bülbül gibi feryat edip inledim..
Zaman, ne duvağı var, ne örtüsü
İnsan bu, binlerce kaygı endişe
Beyninde zonklar didişe didişe
Kan dağılır sihirli pencereden
Döşenmiş her doku lif lif hücreden
Harika fabrika dehşet verici
Öyle bir dolaşım ki ürpertici!
Abi nasılsın beni unuttunuzmu yeni gördüm sizi selam ve saygılar
Bildiğim kadarıyla Elazığlı bir şairimiz.Gerçekten çok kaliteli.Şiirlerinde etkilenmemek mümkün değil.