Giresun, hey gidi şanlı Giresun,
Çıkıp şu dağlara karşı durasun,
Topal Osman, yine kırdı düşmanı,
Düşman da o’nu bu dağda arasın…
Yurdumun bağrında açılmış yara,
Karadağ’ın dumanı, Sevilmiyor yılanı,
Varın sorun zalıma, Var mı benden gümanı? …
Gel yarim gel, gel hele,
Gel yanıma gel hele,
Gül verdim, gönül verdim,
Dik duruşluyum, bu sürüde eke menem.
Şükür, koyun değilim, koç ve teke menem.
Gördüm ki, şu oymakta kükreyen kalmamış,
Anladım ki, bu meydanda en böke menem…
Bizim illerde, bu dağlarda aka
Ahmet Mithat Paşa’ya mektup bıraktı,
Okuyanların içini yaktı…
“…milletten kaçmadığını,
millete karşı hesap vermek üzere
geri geleceğini,
Tuyuğ; Turan’ın, Oğuz’un özüdür.
Çağatay, Hazar Türkü’nün sözüdür.
Dil arı, akıcı, berrak su kimi,
Çoban pınarının tam gözüdür…
Ay! Ay!
……….
Bu budun,
Oldu odun…
Ülgen* Ay!
Başka yerde kurgan,
Bir yalnız kurttu, kendini adamıştı halka,
Etrafındaki ihanetler halka, halka,
Gene de hayatı sürüp gidiyordu,
Sürünerek, debelenerek, düşe kalka…
Durup ta bakmadı kalıbına, yaşına,
Yal var, yal var,
Yemez misin bol yal var,
Rızkını kemikte sanma,
Git de Allah’a yalvar...
18 Mart 2013 Pt. 05:05
“Yok problem” “yok problem” var sorun,
Bilmiyorsanız, varın bir bilene sorun…
Nedir “kuzen” desene, “amca oğlu, dayı oğlu…”
Yeter artık kendine gel ey Türk oğlu…
İnebolu, İnebolu,
Her yanımız düşman dolu.
Kar kaplamış dört bir yolu,
Küre dağı yol ver gideyim…
Sarı öküz yürümez mi?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!