Hamurum, yapım tözüm belli.
Dövülmüş gelmiş özüm belli…
Bir haddelendim, bir dağlandım,
Kavrulmuş gelmiş közüm belli…
26 Nisan 2010 P.Tesi 23:46
- Türük Destanı -
- 1 -
“Kızıl Elma” seni bekliyor, haydi uyan Ey Türk.
Ne yatıp durursun öyle, bekleme uyan Ey Türk.
Sorarsanız, kurultayımızın adı; Turan.
Sizler ve bizleriz bu kurultayları kuran...
Neçelerimiz var ki, bu işe kafa yoran,
Kendisin dinleyen değil, kafa yoran gelsin...
Garbın kahpeleri bizi cetvelle bölsün, dilsin,
Yalnız kurt; tektir, yalnız yaşar.
Gün olur ki, feleği şaşar.
İş başa düştüğünde, kalkıp,
Neçe dağlar, tepeler aşar…
Yalnız kurt; kimsesizdir, tektir.
Türük’ün berk olur pençe vuruşu,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…
Ağır olur kalkışı, oturuşu,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…
Düzenbaz tilkiler, hep ürkek olur,
Türük’ün berk olur pençe vuruşu,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…
Ağır olur kalkışı, oturuşu,
İşte böyle olur Türk’ün duruşu…
Düzenbaz tilkiler, hep ürkek olur,
Şu fani dünyayla pek olmamıştı bağı.
Hiç te yanmamıştı, tütmemişti ocağı.
Yürüdü ölüme, vardı bir tek Allah’ı,
Bir elde bayrağı, bir elinde sancağı…
Sal ver, sal ver.
Bırak yakamı sal ver.
Denizde koma beni,
Hiç olmazsa bir sal ver…
6 Haziran 2010 Pazar 21:11
Hay dedi çıktı ortaya, meydanı seçti,
Hey dedi de sildi, ortamdan biçti,
Huy dedi de şu beni ezdi geçti,
Fazlası olan şanını getirin bana...
Binmiş bir ata da, doru mu doru,
Öz mende, öz mende.
Dereye akar öz mende.
Yıllardır böyle yaşarım,
Yanmış, kavrulmuş öz mende…
26 Nisan 2010 P.Tesi 23:30
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!