Sığındığım limanım, sessiz bir koy olsa.
Düğün dernek kurulsa, büyük bir toy olsa!
Töretse şu neslimi, asil bir soy olsa!
Büyüse balalarımız, hep bir boy olsa…
Hayat su gibi akıp gidiyor,
O yar da bana bakıp gidiyor,
Ömrüm böyle geldi, geçti, gitti,
Kader silleyi çakıp gidiyor…
4 Ağustos 2003 – Ş.Kamil/G.Ant
Nerde üç kağıtçılar, çıkarcılar varsa,
Derdidir onların, birkaç parsel ve arsa...
Savaş çıksa, ortalık birbirine girse,
Yine de kapmaya çalışırlar bir parsa…
Taşı yana, taşı yana.
Tut şu taşı, taşı yana.
Hayat yükü ne zordur…
Helal olsun taşıyana…
14 Aralık 2010 Salı 09:41
Taşı yana, taşı yana.
Volkanların taşı yana.
Yoluna engel olursa,
Al da koy taşı yana…
14 Aralık 2010 Salı 09:03
O’dur kutlu, o’dur pirlerin piri.
O’dur ölümsüz, yaşayan hep diri.
O’nda bulunmaz dünyanın bir kiri.
O’dur “Yes-i’li Ahmet” diye biri…
Yer fıstığı, yer fıstığı.
Gören ister, yer fıstığı.
Harman zamanı gelince,
Herkes alır, yer fıstığı…
29 Mayıs 2010 C.Tesi 18:08
Ürkmese de, şöyle akıllı bir tay olsa!
Düğün dernek kurulsa, büyük bir toy olsa!
Töretse şu neslimi, asil bir soy olsa!
Büyüse balalarımız, hep bir boy olsa…
Aslını sorarsan, Turan’ın Oğuz soyu.
Kök Oğuz’un “güçlü, kuvvetli” Kızık boyu…
O da içmişti Altaylar’dan erlik suyu.
Türk bu; bir huylunun hiç değişir mi huyu…
Hedef, düşmanın doğu yanını vurmaktı.
Benim şu İstanbul’um yedi tepe,
İnsanın ağzı açık kalır, olur pepe,
Buralarda hökmümü doldurdum artık ben,
Bu sene yolculuk görünüyor Antep’e…
28 Ocak 2012 Ct. 12:52
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!