İsyan ediyorum bu karanlık dünyaya, bu soğuk duvarlara, bu umutsuzluğa.
Gözlerimden akan her damla yaş, bir isyan çığlığıdır.
Kalbimde bir yangın var, bu yangını söndürmek için çırpınıyorum ama ateş her geçen gün daha da büyüyor.
Neden her adımımızın sonu bir hayal kırıklığı, neden her umut birer birer sönmeye mahkum?
Gökyüzüne bakıyorum, yıldızlar kayboldu, umutlarım soldu.
Bu karanlıkta yolumu bulamıyorum, yalnızca kayboluyorum.
İşte bu bizim hikayemiz,
Başlangıçta bir rüya, sonunda bir destan.
Her adımda yankılanan kahkahalarımız,
Her gözyaşıyla derinleşen bağlarımız.
Birbirimize sarıldığımız o ilk an,
Şiirler yazdım kalemi her elime
alişimda..
Yalan yok!
Asla !
içimi döktüm sadece; satır satır her
sayfasına ,ama kimse anlamadı beni
İsyanım gecelere,
karanlığın sessiz çığlıklarına.
Gözlerimde uykusuzluk,
kalbimde tarifsiz bir hüzün.
Her gece,
yıldızların altında seni ararım.
Kalbimin sesiyle yazdım bu dize,
Gönlümde ateş var, sönmez hiç bize.
Sevdanın yolunda, düşler gezerken,
Hayalin gözümde, hep canlanır sen.
Bir bahar sabahı, gülüşün gelir,
Karanlıkta kaybolmuş gibiyim.
Gözlerimi kapattığımda bile,
karanlık benden kaçmıyor, içimi sarıyor.
Her adımda bir boşluk,
her nefeste bir çaresizlik.
Belki de hayat bu, belki de hayat,
Dinle bak sevgilim gönlümüzde ayrı bir yeri olan eserimiz yankılanıyor kulaklarımızda ve bir kasırganın ortasında başladı bizim sevdamiz. Soğuk bir duvarın dibine sığınan bir çocuk gibi üşüyen ellerimi sana teslim ettim nerden bilirdim sana dokunurken yanıp küle dönüceğimi, nerden bilirdim elini tuttuğumda içime ateş düşeceğine. Nedir bendeki bu derin duygu? O güzel gözlerine baktığımda kalbimin atışı değişiyor sanki durgun bir denizin kabarması gibi coşkulu ve hırçın. Dedim ya sevdiğim kasırgayla savrulan bir uçurum boşluğuydu yüreyim ve seni bir mücize gibi sol yanıma düşürdü...biran olsun ayrılmak istemiyorum yanından, kokunu nefesini içimde hissediyorum nedir bendeki bu duygu bilmiyorum bazen ayrılma korkusu geliyor aklıma çıldırıyorum kahroluyorum birden hüzün doluyor içim sensizlik korkusu beni benden alıyor korkuyorum sensiz gelecekten ,sana hakettiğin mutluluğu verememekten korkuyorum düşünüyorumda beraber kurduğumuz hayalleri ya yaşayamazsak düşündükçe çildiracak gibi oluyorum içimdeki korkularım ürkütüyor beni , bu nasıl bir duygudur bilmiyorum ,kasırgada doğan Aşkin güçü....
Kasırga ile doğdu her şey, hayatımın ortasına düşen o fırtına gibi.
O gün, gökyüzü kararmış, rüzgarlar uğuldayarak üzerimize çökmüştü.
Doğa, tüm gücüyle öfkelenmiş, kasırga kollarını açmıştı.
O kaosun içinde doğdu her şey, hayatım bir daha asla eskisi gibi olmadı.
Gökyüzü çığlıklar atıyordu, yağmur damlaları sanki ok gibi iniyordu.
Kasırganın kollarında sürüklenirken, her şeyin bir daha düzelmeyeceğini hissettim.
Biliyor musun, çok düşündüm. Geçmişimizi, yaşadıklarımızı, yitirdiklerimizi…
Hepsini tek tek geçirdim aklımdan.
Her gece, seninle geçen anları tekrar tekrar yaşadım. Ama tek bir şey var ki, içimi kemiriyor, beni yiyip bitiriyor: Keşke dosdoğru sevseydin.
Her zaman seni anlamaya çalıştım. Hangi köşelere saklandığını, hangi duvarların ardına gizlendiğini… Belki de fazla çaba gösterdim, kim bilir? Ama bu, seni olduğun gibi kabullenmek için değildi. Senin değişmeni istemek, seni sevmenin bir parçası mıydı?
Yola çıktım. Belki de bir arayıştı bu, belki bir kaçış. Ama şunu bilmeliydim:
Kimse çıktığı yolda aynı kalmaz.
Yol insanı başkalaştırır.
Adım attıkça, yürüdükçe, ilerledikçe değişir insan.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!