toz tutmuş çekmecelerde mahkum
bedelini ödediğim aşkın.
bir daha anılmayacak,
güzelliğinin tüketildiği masalarda...
Güzelliğini içti sayfalar
Yudum yudum
Kokladı tenini sindire sindire
Çoğaldı, çığ gibi zerafetin.
Aklıma sen kaçtın
Geçmişten savurduğun saçlarının rüzgârıyla
Kokunu solumak en acınası haliydi nefes alışın
Seni kurdukça gelecek zamana
Saatlerin geri alınması hiç hesaba katılmamıştı
çalar kapını ansızın
tutsağı olduğun korkular
yüreğine çöreklenmiş yılan
kendi kendini boğar
Kuşların kanat çırpışlarında sevdim seni
Göğe yükselip gözden kayboluşumuzla
Yere konunca sıcak bir kahve kokusuyla
İçime çekip sen oluşun bırakan tadıyla
Bir gün gidersen
Sesli gitmelisin
Sessiz gidişlerin
Dönüşü sesli olur
Düğümü çözülmüş yalnızlığımızın, yalnız değiliz bunca kalabalıklar içerisinde gönül gözüyle bakarken birbirimize. Kabuğunu çatlatıp gözlerini dünyaya yeni açan bir kuş şaşkınlığı üzerimde, dalından yeni koparılıp köşeye bırakılan bir çiçek canlılığı, durdukça solmaya yüz tutan… Sessiz bir gece sensizliğin özlemini anımsatıp dururken, sessizdir gece kendi içine dönük, içinde yoksunluğun daha içine yoksunluğum... Şimdi uykusuz kalışıma mı yanayım, sensiz oluşuma mı, uykuya dalıp gittiğimde sensizliği getiremediğime mi? Sana sevgi dolu, aşk dolu yazılar yazmak istiyorum demiştim. Sen bana gerçeğini yaşatıyorsun demiştin. Seninleyken yazmadıklarım dökülüyor şimdilerde yüreğimden. Sensizliğin nasıl bir özlemi doğurduğu, sensizliğin aslında kimsesizliğim olduğunu... Seni yazmak mı güzeldi yoksa yaşamak mı? Her ikisinin içine saplanıp kalışlarım, bir yanım çıkmak isterken diğer yanımın teslimiyetiyle...
Seni sana anlatsam benim gözlerimden, seni sana anlatırken dinlesen ve anlamaya çalışsan aslında kim olduğunu, nasıl izler bıraktığını ve öğrensen nasıl anlatılmaz olup yaşanılası olduğunu...
İki damla yaş akmıştı gözlerimden
Peşine iki damla daha
Sonrası sağanak
Sonrası boşluk
Nedendi bu gidişler belli bir sebebi olmayan
Hep bir eksiğim, hep bir fazla seninle… Öyle çok yazılmazlığınla işlenip kaldın içime, çıkartsam canım gidecek, kalsan iyi olacak sanki. Böyle tutkuyla bağlıyken, bu gidişlere kılıf biçilmez. Senin içinde bir ben varken, benim içime sığmayışlarını nerelerden sorgulatmalı. Tüm kayıtları temize çıkmıştır aşkının, meçhul bir cinayeti üzerine almakta neyin nesi olurdu… Bu aşk hükümsüz değildir. Gönül mahkemelerinde davası düşmüş oluşuyla…
Gece ilerlerken yüzüne
Korku pınarlarına saklanır düşleri
Aramıştır kaçıncı kez
Boğazına düğümlenen sözleri
Sürüler geçip gider
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!