Kendimi yitirdim dünya elinde
Ben beni buldum dünya kayıp
O yarin aşkından düştüm çöllere
Çölleri buldum yar kayıp
Sonbahar renklerindeyim
Poyrazları buldum mevsimler kayıp
Uzatsam elimi tutar mısın
Yasak olsa da o buz ellerinle
Yüreğinin sıcaklıdır
Ellerindeki şubat buzluğu
Yaz sıcaklığıdır
Yüreklerde sevdaya dönüşmüş
Kimseler bilmez kaçtır yaşın
Bak ağarmış hep saçın başın
Ayak vermez yerlere taşın
Nedir bu heybet söyle Ağrı
Korkutursun bütün dağları
Biz mahzun ve suskunduk o konuşamıyorken
Can verişini bekliyorduk ha öldü ölecek derken
Soluk soluk yarılıyordu ölüm döşeğinde
Başımızı öne eğerdik o bizi gözlediğinde
Yoruluyordu her nefeste sanki duvarlar yarılıyordu
Bazen rengi soluyor yürekten vuruluyordu
‘97’nin 9. ayında idi
Sarmıştı beni bir sis misali
O gün kara bir haber almıştım
O benim ömrümün en kışıydı
……………………….
……………………
Ölüme meydan okumayı görsün aşıklar
Gel Aslı’m ol Kerem’in olayım
Yanmasını görsün aşıklar
Kül olmayı bilsin alem
Kavuşmaya yeminimiz olsun
Ayrılmaya asla
Gelirsen filizlenir tohumlarım
Yeşerir Ağrıdağı yüceliğinde
Yüreğim ferahlanır meteor çukuru anlamında
Bir bir yücelir dualarım
Ahmede hani türbesinde
Dayarım sırtımı tarihin derinliklerine
Çok beyaz sevdim seni
Bir kar tanesi hafifliğinde
Uçuşurken gökyüzünde lapa lapa
Çok beyaz sevdim seni
Bütün siyahlıklara inat
Bütün kararmış yüreklere inat
Al beni anne götür buralardan
Cennetler istiyorum cehennemlerden uzak
Bayramlar istiyorum yaslardan ağlamalardan uzak
Gülmelerin yanına meleklerin yanına anne
Al beni anne götür buralardan
Yaşamlar istiyorum gün ortası ölümlerden uzak
Beni benden alan
Kardelen yüreklim
Bir kelebek narinliğindesin bende
Nazik kelimesi kaba kalır Ezo’m
Uçuyorum desem yeridir
Kendimde değilim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!