türkü söyler ırmaklar
güneş eşliğinde
toprak üstünde kıvrıla kıvrıla
doğanın tükenmeyen canlılığıdır
akar akar akarlar
dönüşümlü yaşamın
denizin dualarını dinler kıyılar
elleri kulağında rüzgarın korkusundan
bir çırpınıştır kurtuluşu olmayan
ta sonsuza doğru
dalga üstüne dalgalar
acı tatlı arasında gider gelir
gözlerimden düşmeyecek
damlalar
bu gece düşlerim misafir
ayışığında oynayacaklar...
kırmızı siyah benekli
üzüm bağları arasında
elma dallarında
uçar gelir konar elimize
dinlemek için ninnisini
'ali uç uç
İzlerini takip eder geçmişin
Susmuş çeşmeler köşebaşlarında
Tüter burcu burcu dumanı tarihin
Ayrılık rüzgarı eser sokaklarında
Nazik minareleri uzanır usta ellerin
Beşiği olmuştur uygarlığın zamanında
onların ümitleri vardı
dolaşırdı ceplerinde
yeşerirdi yürekleri
süslerdi rüyalarını
elma şekeri...
yumuşacıktı elleri
bir atım olsa
asil mi asil
rüzgarı yırtarcasına
taşısa sırtında beni
çıksak korkusuzca yollara
yorulsak o yollarda
anılar
gece karanlığında
ayışığı da bulutlarla
saklambaç oynuyor şimdi
bekliyorum
bulutların ayı sobelemesini
aşktan kaçılmaz
aşk pekmezdir kazanda
kaynar kaynar koyulaşır
heykel yapar sizi avucunda...
geçmişi canlı tutuyor süzmece anılar
kalburdan geriye inci tanesiydi kalanlar
şahlanınca dünya ötesi derin duygular
ne durulurdu ne de uslanırdı deli bahar
tane tane düşer yalnız masal sayfaları
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!