1
gece yavruluyordu korkuyu
bilinmedik mekânlarda
üç dirhem yeşili
bahar sanıyordu ıslıklarda
tünemiş zaman tüysüz
En büyük fırtınaları gece gördüm
Islak düşlerime kırbaç indiren
Üşürdü yüreğim
Yıldızlar meydan okurdu
Yalnızlık şarkılarıma
Karanlığın ardında
Funda Kahveci'nin anısına...
barış güvercini konardı
kemanının tellerine
sevgi yumak olurdu
her mevsim aşıktı ellerine
atın savaşı...
karanlıkların girdabına
rüzgâr alsın götürsün
harmandan samanını
gömün gözyaşlarını
kireç kuyusuna...
geceyi bekle
aya yüz sürmek istersen
ışık vursun yüzüne
bir buseyle yürekten
sırtüstü yat
masallar anlatsın
sıçrıyorum rüyaların ilk yarısında
hakem sahamı değiştiriyor
akıyor damarlarımdan kan
gücümü alıyorlar elimden
geceye güç toplayıp gelmiştim
bir anda süzülüyorum darmadağın
yaşıyorum yaşıyorum
neler görüyorum
bir gün pencereden bakarken
süslü püslü arabalarla
sevinç-coşku içinde eğlenerek
düğün yapanları
bakışların omzumda yastık
zamana dilenen
kırılganlığını yaşıyorum hayatın
yitik sevdalarda gözyaşım
damlıyor sessizliğine
elem avcıları
bahçenin dikenli gülü!
gözler önünde renk cümbüşü
uzaklardan alınır kokusu
seni gören her yabancı
'ah ne güzel' demez mi?
koklasın, seyretsin seni
yalnızdım gelincik tabakasında
üşüyordu nefesim her açılışında
bir çekimlik film şeridinde
taşlar el sallıyordu ömüre
gidiyordum nefesimle dörtnala nöbete
ölçüm bahardı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!