TANRI’NIN SEÇTİĞİ KUL
(Mat.)
Bir çok kişi İsa’nın ardından geliyordu,
Gelen tüm hastaları O iyi ediyordu.
Gece karanlığının sonundaki,
Aydınlık gibidir,
Nefesin aynında olan her şey.
Gün sonunda uyuyan
Kimseye mahsustur,
Allah: “Kuluma, benim vuslatım gerektir”,
Diye buyurur.
Sevgili beni görmek iştiyakıyla inliyor.
Halbuki benim ona iştiyakım,
Daha şiddetlidir.
Saraylarım, kubbelerim vardı, bırakıp kaçtım,
Saklanmanın artık faydası mı vardır?
Meskenim yerdir, semadır tavanım,
Bulutlarla çevrilsem ne ziyanı vardır?
Allah’ın selam, sevgi ve merhameti üzerinize olsun.
Üstad Risalelerde Allah aşkını tasvip etmiyor denilir, oysaki dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, mecazi aşktan hakiki aşka dönüşümde dikkat edilmesi gereken bazı durumlar olduğunu ve bunların insanı yanlışlara sürükleyebileceğini ifade ederek ikaz eder. Yoksa Allah aşkının veya direk Allah aşkına gitmenin tehlikeli veya yanlış olduğundan bahsetmez, bilakis Risalede pek çok yerlerde kendi de kullanır ve hatta kendi kullanmakla kalmayıp birkaç yerde Allah aşkına nasıl ulaşılınabileceğini bile:
“Eğilimin iki katı olan arzu ve onun yani arzunun iki katı olan özlem ve onun iki katı olan aşk ve nihayette varılan amaç daimi (sürekli) Allah’ı tanımaya yöneltir. Şu fıtrattaki Allah’a gönül akması ve O’nun aşkıyla kendinden geçme hali, bir çekimci kuvvet gerçeğinin kendinden geçirmesiyledir.” şeklinde tarif eder. (Mesnevi-i Nuriye, Nokta, 214, 215)
Allah’ın selamı, yardımı ve nusreti üzerimize olsun.
Meleklerin ve diğer hamelelerin secde etmesi ve Şeytan’ın secde etmemesi, Adetullah açısından bu acize göre şöyle olsa gerektir:
Allah Âdem’e (as.) Kendi isimlerini, yani eşyanın hakikatini öğretmişti, melekler ve diğer hameleler bunları bilmiyordu, Âdem’in (as.) bunları bildiğini görünce secde ettiler.
Allah’ın bütün manevi cemal ve kemal sıfatlarının tecellileri üzerinize olsun inşallah.
Allah ilk önce manevi cemal sahibi idi ve bütün sıfatları bu cemal sıfatı içinde mündemiçti, fakat işlevsel değillerdi. Allah bu eşsiz güzelliğini görüyor ve biliyordu, ama bu güzelliğini başkasında görmek ve başkasına göstermek istedi.
Bu sebeple, önce o manevi cemalinin içinde var olan manevi kemaline; sonra bu kemalin içinden zuhur eden celal ile cemaline; ondan sonra da o celal ve cemalin içinden sırasıyla zuhur eden, diğer bütün sıfatlarına işlevsellik kazandırarak, kendini onlarda göreceği ve kendini onlara göstereceği varlıkları benzersiz bir şekilde icat edip (ibda) , eşsiz bir şekilde meydana getirerek (inşa) halketti (tekvin) .
KAYGILANMAYIN
(Mat. Luk.)
“Şunu söylüyorum ben bu nedenle sizlere,
Kaygılanmayın yarın olacak şu işlere:”
Ey nefsim!
Aşk yolu zor gelir cana,
Döne, döne git yârine.
Olur, yârin rehber sana,
Adına canlar kurban Gül Muhammedim benim.
Hep gönlümüzde olan Nur Muhammedim benim.
Kainat muhtaç sana, muhtaç senin sevgine,
Nurundan gönüllere saç Muhammedim benim.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!