Rabbim bana öyle ver ki:
Benim gördüklerim değil, Senin gördüklerin kadar.
Rabbim bana öyle ver ki:
Benim duyduklarım değil, Senin söylediğin kadar.
Önce gölgemi gördüm, sordum ona: “Sen nesin? ”
Dedi: “Düştüğüm yerin sahibiyim, ben benim.
Sonra kendime sordum: “O ben ise sen nesin? ”
Dedi: “O ben değildir, esas ben olan benim.”
Sordum ki: “Gölge neymiş? ”
Sana olan aşkımı ölçemez sınırsızlık,
Her anımda milyon şevk, âşık Sana her zerrem.
Her hücrem miraçtadır, daimi kayıtsızlık,
Mutlak şükür ettirir kula ettiğin kerem.
“Elhamdülillahi ala külli halin” derim,
Ben anamın karnında, bir çiğnem etle kan’dım.
Bir müddet-i karn’ında, bir avuç süte kandım.
Ahir zaman karn’ında, hayat suyuyla kandım.
Benlik dağımda vardım, akıl bağımda döndüm.
Kalp çağımda var-vârdım, ruhumla hiçe döndüm.
Köküm gelir ezelden,
Çekirdeğimde;
Bedihi bir güzelden.
Bekler özümde,
Açmak ister tezelden.
O her demimde.
Kadınlar edilgendir maddi-manevi yönden,
Onlar etken olurlar anne olduklarında.
Annelik ayrıcalık getirir pek çok yönden,
Onlar ergen olurlar anne olduklarında.
Annelik en zor san’at incelik ister düşünce,
Kimse tarif edemez benzersiz cemalini,
Her an bir başka güzel cemalin kemalini,
Yüzümüze nakşettin her anki bir halini,
İsm-i cemâlindendir suret-i cemâlimiz. (1)
Bir de tüm isimlerin toplamı cemalin var,
Ey yolcu! Yeter artık, emanetçilik yeter,
Hazırdan tüketmeyi bırak artık ürün ver.
Kopyacılığı bırak, nakliyecilik yeter,
Yeter bu taklitçilik, yeter artık ürün ver.
Ey geceler yolcusu! Yeter artık durduğun,
Hicretten bir yıl önce kara bir gündü o gün,
Kırılıp incinerek dönmüştü üzgün, üzgün.
Amca kızına gitti Ümmü Hani kapıda,
“Senin gibi şerefli misafire can feda.”
Ey gönül!
Muhabbetten geçersin sevgiliye aşk ile.
Daim huzur bulursun rüyetinde meşk ile.
Sevinç ve kederinden bağımsız değil iman,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!