Terini akıtmak zor bu devirde
Kurutmak alnında akşam üzeri düşlerde
Penceresinde kendi aleminde
Kimsesiz kalmış bir sokağın
Yanmayan sokak lambasında
Öyle muhabbet bağına girmek değil yok
Görür görmez seni
Yüzüm gülmeye başladı
Alışagelmedik bir durumdu
Seni izlerdi gözlerim
Unuttururdu hüznümü
Sen konuşunca tüm sesler dururdu
Nerden yakaladıysan oradan bırak
Tüm zafiyetlerime inat,
Biliyorsun acılarımı ,
Yanılgı dolu algılarımı,
Bilmen neyi değiştirir ki,
Bağladın kördüğüm yaptın sandın ,
Sonrasını düşünmeden aydınlık sabahların
Hüzünlü susuşmaların oldu.
Tonlarca gelir uykusuz gecelerim
Bir melanet hırkası var sırtımda
Birde kehribar sarısı tesbihim
Sabrını sınar en olmaz heveslerin
Uyaklar uymuyor yerli yerince
Aruzlar olmadı şöyle gönlümce
Kaleme sarıldım kendi kendimce
Karnımdaki sözü ben diyemedim
Biraz geceden ,birazda günden
Ucube gecelerin müdavimiyim
Gözlerim kan çanağı
Uykuya hasret bedenim
Ve hızlı düşünceler
Kimi zaman çocuk
Bazende şimdi
Şükürki kevseri veren Rahmana
Masiyet işleyip düşme buhrana
Tağutu izleyip uyma küfrana
Namazdır her derde deva ondadır
Günü beşe bölüp hazır olda dur
Ne çok hayal kurmuşum
Yeni nesil şiirlerde gönlüm
Bir varmış bir yokmuşum
Uçurtmalar uçurmuşum uçurumlarda
Öyle bahtiyar ve şen şakrak çocuklar gibi
Düşmüşüm yeri gelmiş
Konuşsan bir türlü sussan bin türlü
Bir şiir yazayım harfleri ünlü
Şah damarından kesilir umutların
Sanki hiç bitmeyecek sanma
Süt kesti tencereler
Bu yurt için can veren yiğit,
Başın ne kadar dik nedendir söyle ?
Hain bir mermiyle ettiler şehit,
O makam ne güzel ezelden böyle !
Yürüdü bir asker dersin bir arslan,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!