Bileşenler:
IV. İÇERİ
V.İçin içine
Yerin iç yapısı (kabaca)
Az martaval bir keşiş
şöyle girdi bir kiliseye.
Bütün çöllerde gezindiği uzun, siyah, tüysüz çizmelerini çıkarttı.
Batı uygarlığı tarafı yok olursa bir gün dünyanın;
işte, o, saklayacak İncil’ini.
Nietzsche’yi ise, son anda karar verdi, haminne şömineye kıydı;
Yok nedense azraille asla barışmak;
ne var ki, nefse de pek pay biçmeyecek.
Akılla ve vicdanla verilir
duygu süzgeçinden geçilecek kararlar.
Kaktüs geçidinde fırıldakça;
'nefis' yerine nefs ve ama
İçindeki gerçek kötülüğü, kötü yanını şiddetin, nemasız mayasını nemalanmışlığın atgözlüğünün çıkarıp almak insanoğlunun! adrenalini bırakırken geriye
Dedi ki Mefisto, “ben yükseleceğim”. Olmaz meraksız ama her şey değildir de bu. Asarlar bir ağaca, öylece kalakalırsınTedariksiz gidersen, ya zaten ki amaç da bu değildir: Esas gaye kuşanmak değildir, ‘güç’, ‘kuvvet’ anlamınca; Asıl amaç, senin bunları içten hissedip yapmandır. Gerisi zaten hep güzel gelecektir. Bazen kafaya düşenleri yarmak; Yarıp bir tarafa tasnif edip, hepsini geri dönüşümsüz Bir çöplük barakasına fırlatıp atmak-o barakada kimin, kimlerin varolduğunu umursamaksızın; ki belli bir şeydir aslında bu, birer haindir onlar. Cehennemdir orası, fırattığın yer attığın çöplükleri. İşte bunu hep yaparsın; Yapmazsan, güzel dünya kalmayacakBilmektesin, aslından sorulur her şey bilirsin. Düşüncelerin iğrenç olanlarınadır ebedi kinimiz, İster istemez diyelim, Bu öyle bir şeydir kiAdına nefret bile diyemeyeceğiniz. Ve asla vazgeçmeyeceğiz bundan, Herkes huzur bulana dek kardeşçeDünyada kendi aslından.
Mefisto'ya bir bakış açısında, egodan üşüşenleri yarmak. İp değil, olamaz! tellerle indiriliyor tahta kukla bebekler, Kurum tortulu şöminesinden bacanın; İndirilen bebekler sorumlu değil kötülüklerden. Kapılar açılıyor, kapılar kapanıyor, Şeytancıklar çıkıyor dışarı, koşuyor ani gene içeri; Sürekli, sürekli…Bir kıyı dönercisinde büfede, nazır plastik portatif masaya, Tahta o işte masaya oyuklar açıp sular çıkartanEller matkaba sonuna dek asılmamış. Neyin ne olduğunu bilmiyor bile. Peki ruhunu şeytana nasıl kaptırmış.
İNSAN OL İNSAN OLA,
BU DÜNYAYA BİR İNSAN GELECEK
KOÇ KAFALI
KEDİ TOYNAKLI,
KÖPEK GİBİ HAVLAYACAK
AMA KEDİ GİBİ HIRLAYACAK,
Havada oynar döner karelerin
Tekerlek gibi de şekillendiği
Belki hareketlendirildiği
Endüstriyel bir rüzgar çöplüğünde
Azaplarında anne
Aynı ruhu paylaşmış zerrelerin
BENİ HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRATTIN,DEĞİL!
HAYALİM KIRILDI BİLE,DEĞİL:
BENDE BİLE DEĞİLDİ HAYAL!
'O,BENDİM' BİLE DEĞİL
VE DEĞİL,'ŞİMDİ VE HEP O,BENİM':
HERZAMAN VE BİZİZ ZATEN,O!
oDAMDAKİ B.SAYARIMDAKİ TV KARTIMDAN sKYtÜRK'TEKİ nİHAT gENÇ'İN PROGRAMINI DİNLİYORDUM.
Sonra baktım ki, Şeytan Papa birden yok olmuş: İçeri, salona gidip çakmağımı henüz
almıştım ki, içeri odamdaki Nihat Genç'in sesini duydum. İçeri, salondaki tvde de
aynı program açıktı. Farkettim ki, salondaki ses odamdaki sese göre 1 saniye geriden
geliyor gibiydi. Bunu odama doğru koridoru adımlarken farkettim:Einstein'in torunu
şairmiş, bugünlerde Türkiye'ye ayak basan. İşte böyle ilham güzel. Görelilik varmış.
yeni tanımaya başladığım bi kimlik.. şiir başlıklarını ilginç buluyorum. konular da öyle.. edebi yorum yapmak istemiycem bi şair gibi geldi şimdilik bana. çünki edebi olmak amacıyla yazmıyor sanki.. derdi içini dökmek, derdi bilgileri ve ideallerini paylaşmak gibi geldi.. eh.. şimdilik bu kadar.. se ...
KARMAŞANIN ŞAİRİNE;
Yaşam pek çok farklı gibi görünen alanıyla bile birbiriyle ilintilidir. Senin pek çok farklı ürününde (şiir ve deneme yazılarında) bu bakışı kavrayabilen bir yerden ele aldığın, konuları böylesi bir mercekten bakarak gözden geçirdiğin, olguları birbirine katıp sonra yenid ...