DERVİŞ 2
Ve dervişler aya bakarak
Secde izleri bırakarak indiler yeryüzüne
Yürüdüler aya karşı
20.07.13 (CUMARTESİ)
Başım hafif ağrıyor. Cereyanda kalmış olacağım. Yunus gelecek. Uyanıp uyanıp uyuyorum. Oğlanın telefonu çalıyor iki de bir. Meğer alarmını kurmuş. Telefonu ortada gördüğüm için yeleğimin cebine koymuşum.
Hatun sakin. Aradan sesini yükseltiyor ama engelliyorum. Bakalım ne kadar sürdürebileceğiz. Akşam İhsan’la iftar yaptık baba oğul. İyi de oldu. Doymayacağım korkusuyla biber kızarttı. Bir ton yağ koymuş. Sesimi çıkartmadım. Annen onunla bir kızartma daha yapar dedim. Sofrayı güzelce kurdu ben kaldırdım. Akşam namazını kıldık dizi seyrettik. Sonra teravihi kıldık.
Dünyayı algılamaya çalışıyorum. Günlük yazmam da ondan. Denemelerim de o amaçlı. Akşamları bazen şiir yazabiliyorum. Arkadaşlarımdan biri TV programı yapıyor. Onu tanıyamadım. Adı zikredilince hatırladım. Çok değişmiş. Facebook’u varmış. Oradan iletişim kurabilirim sanırım. Bu program beni çekmişti. Programcının tipini de beğenmiyordum. Ama entelektüel tipleri çıkarıyordu ekrana. Güzel ilahiler de söylüyorlar. Hu isimli şiir kitabı çıkaran şairi kıskandım. Her bir şiiri gusül abdesti alarak yazmış. Allah’ın isimleri üstüne. Keşke benim de öyle bir kitabım olsa. Ben de efendimizin şiirini yazmak isterim.
EVLER
2
Akşam kadehte kızıl bir şarap gibi
Ayın şavkı vuruyor yüzümüze
HAMD
Yaradan Allah’a şükür
Yeryüzünü ağaçları kuşları
Bu yemyeşil vadileri
Bu yemyeşil ovaları
Yarattığı için
01TEMMUZ 13 (PAZARTESİ)
İzmir Dönüşü
Gavur İzmir’e mi gideceğim. Neden bu adı almış bu şehir. İstemeye istemeye gittiğim bu gezi nedeniyle ikinci kez varacağım bu kente.
İlk gidişim yıllar önceydi. İmam –Hatip Lisesi öğrencisiydim 40 yıl önce. Yıl 1973. Bahar ayları…
Adı Antalya gezisi olacak bu seyahate çıktık. İki otobüs dolusu öğrenci. Şarkılı türkülü, bol fıkralı, müzikli, horonlu, şen şakrak bir yolculuktaydık. Her şeyi hatırlıyorum neredeyse. Bu benim hayatta en zevkli seyahatim olacaktı. İlk durak İzmir. Geceyi kardeş okulun pansiyonunda geçirdik. Kordon boyunda gezdik gece vakti. Kadife Kale’ye çıktık.
Bu gezide onlar yok. Sonra Antalya’ya gittik. Bu kez ekte yalnızca Manisa vardı. Sultan Camiinde namaz kıldık. Çay içtik. Ama bu Şehzade şehrinin tadı damağımda kaldı. İnşallah en kısa zamanda doya doya gezer görürüz bu kenti.
VE O OYUNCAKTAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİL
Ve o oyuncaktan başka bir şey değil
Hepimiz birbirimize bakakaldık
Ve ellerimiz kanlıydı
Hepimiz zulme bir yerinden bulaştık
ÜLKEMİN SORUMLULUĞUNUN BENİM ELLERİME KALACAĞINI HİÇ DÜŞÜNMEDİM
Ülkemin sorumluluğunun bu zayıf ellerime geçeceğini hiç düşünmedim
Ülkem melek kanatlarına tutunmuş uçuyordu
Ve ben ağlıyordum bitevi
Ülkemin sorumluluğunun bu zayıf ellerime geçeceğini hiç düşünmedim
HAYATTAN DA ÖLÜMDEN DE ÖTE NE İŞLER VARDIR
Hayattan da ölümden de öte ne işler vardır
Daha bizde ne söylenmedik sırlar vardır
Avuçlarımızda ne buluşlar vardır
HER YERE GİDERKEN BİZ KİMİNLEYİZ BİLMEZKEN
Her yere giderken biz kiminleyiz bilmezken
Kim nerede nasıl ne için ken
Bu yalnızca bilinir
Hayaletler yalnızdır
Mukaddime
- Haşim’e nazire-
Aşkın kuşları var bahar göklerinde uçar
Gelir başıma konar
O beni tanır o beni sever
Ben şıpsevdiyim
haydi şair dostlar görüşelim