Nakşeder mi kaderimi
Yüzümdeki çizgilerin
Ahengiyle ellerin
Yoksa;
Bir hiç gibi
Doğasıdır
Bulutları sarhoş mevsimlerde
Unutur kendini bazen insan
Gitme diye seslenen olmaz o mevsimde gidenlere
Belki de ilk defa denizi görmek gibi
İsyanın sesiyle örselenir kulaklar
Ellerim seni aradı
Başucunda duran
Eski komodinin
Buram buram sen kokan
Çekmecelerinde
Açık bıraktığın gizli bölmede
Kim çıkarırdı beni baştan ey melek
O evrenler dolusu gecede senden başka
Hani,
Ilık rüzgârlar esmişti bizim için
Yıdızı karanlık göğe doğru sessizce
Kanat vurmak isterdim
Saatli bir takvim yaprağının köşesinden
Kaybolan düşlere
Ve sonra
Bir soluk hissettim
Soğuktu.
Her şey,
Hayatın olmadığı
İzbe bir köşede başladı.
Neden orada olduğumu,
Oyuk oyuk çukurlara kurulur yuvalar
Gözlere aç kuşlarla beraber gelir ölüm
Bozdukça kapkara büyüleri
Kararıp kuruyan kadınlar
Yer altında yaşayan diyarlara göç eder dağlar
Dokunaklı bir şiir gibi yazılır orada kader
Gök çöker er ya da geç
Mavi mavi gören gözlerin üstüne
Sarıdan dönme saçlar
Perde olur onlara
Ferler yiter,
Esip geçti mi bir bilinmez zamanın tozu göz tuzağından
Yoksa dünyaya atılmış bir çift zarın sihrimiydi gördüğümüz
Sen
İncedir boynumuz iblisin karşısında
Dışkıdan tapınaklar yapar
Daraltır içimizi arsız bir sıkıntı
Ruhlar buharlaşırken
Cehennemlerde uyanırız
Günahalarımız
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!