Yankılansın gökler
Tanrı'nın coşkusuna tutkun bir ruhun neşesiyle
Ve
El çeksin ölüm sessizliği
Hayat neden yaşar?
Diye sordu adam.
Bilmiyorum diye cevap verdim.
Niçin? Dedi
İşte,
Diye göğüsledim sorusunu
Sevişsin kıyamete direnenler
Taş kesilmiş vücutlarla
Kara bağlarla gerdeğe giren gelinlere
Ağıtar yaksın yoklukta sıkışan ruhlar
Onun gözleriyle gördü gönlüm
Taşkın bir suyun kaynağında
Uyuyor sular
Çocukluğumu
Sen!
Ey ölümsüz yanımın kibri
Hani nerde
O eski muhabbetler diye sorma
Etrafta uçuk kaçık biri yoksa
Uçuk bir uçurtmayı çocuklar uçurur
Birbirlerini alt etme oyunudur bu
Geleceğe tuzaklar kurulur
Titreyen buz gibi çıplak yıldız;
Nasıl çizer nasırlı bir göz;
Senin el değmemiş yüzünü
Uçsa sana, donmuş, kanatsız,
Can çekişen vücudum,
Ey, uysal yağmurlar mevsimi
Dokunma artık
Köpük köpük deniz kokan vücutlara
Bak
Varlık kadar sonsuz bir ses yükseliyor
Güçsüz bir göğün yıldızları düşmüş
Dünya için diz çöken arzuların üstüne
Uyuyor zayıflığın ahengiyle durgun nehirler gibi korkular
Çiçekler üzgün gece yasta
Okudum gözlerinde baykuşun
Verdiği her nefeste
Ölüp ölüp dirilen toprağın hikâyesini
Göç ediyordu sesler
Tanıksız bir çağın kapısından
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!