Seni padişah etse inanma asla şerre
Kıl ruhuna teveccüh yanılsan da bin kere
Bildiklerin silinir külliyeye uy zerre
Bedenin etrafında çıkrık gibi dön Ahmet.
Örterek kapıları beni bana çağırsan
Zalim nefsim istersen başka sevgili öner
Öncekilere benzer balonun çabuk söner
Sevdam öyle büyük ki burgu yaparak döner
Hortum gibi karışır sancır durur sol yanım.
Duygularım kalbimi hep kastıkça kastırır
Din ile bağlarını koparıp bir, bir attı
Israr edip çağıran Kûfede onu sattı
Artık yezide göre İslam güneşi battı
Yaktı cismi canımı bu kerbelâ olayı.
Kendi ördek misali böyle düşmüşken göle
Zifiri karanlıkta normalden farklı doğum
Bak doymadın yıllarca boğaz iki üç boğum
Tek olmaktı muradım nefis seninle çoğum
Gözümde yaş kurudu ağla gönlüm sen ağla.
Beden denilen tarla nadastan öte bormuş
Körpecik vücutlarına aldırmadan
Kahpe kurşunlara hedef oluyorlar.
Tarihine bakıp ibret almadan,
Ölümü çocuklara reva görüyorlar.
Bizler resimlerine bakamazken,
“Ey akıl sahipleri” adresi tektir aşkın
Aldatmasın ortada akıp çağlayan taşkın
Sürüklenen çok insan bu yarıştan hep şaşkın
Benden uçan zamana ağlamak istiyorum.
Unutulmak üzere halay ile halk toyu
Uyan ey güzel bebek, uyan..
Seni böyle gören, insanlık utansın.
İçinde az da olsa sevgi duyan
Birileri kalmışsa eğer utansın..
Uyan ey güzel bebek, uyan..
Canla aşinalığı biliriz ruhi ezel
Şu tene anlatılan bence hariçten gazel
Saklansan sır inine bulmadan seni hazel
Harman diye savuram gökyüzüne Munise.
Kaçar isen ilimden çeker bir kalın yular
Gece gündüz hep aynı ileri gider teker
Bu vücut tarlasına her gelen tohum eker
Kutupta mevsim gibi gönlünde hasret çeker
Dostunun aynasında arşa çıkar nidalar.
Kalpteki boş fikirler sağlıksız şişmanlıktır
Hiçbir şekli olmayan tozu verdik eline
Su ile karıştırıp hamur ettin biline
İlim irfan öğrettin Ali, Mehmet, Seline
Öğretmenler gününüz kutlu olsun evladım.
Şimdi kutsal mesleğin oldu hayat fırını
Güzel İNSAN
saygı ve rahmetle , ruhun şad olsun..