Yaşlanıp umuda düşme dert olur
Hayırsızsa evlat üzüyor beyim
Beşer bu, sanma ki hepsi mert olur
Yüzüme bakmıyor süzüyor beyim
Elin kolun tutmaz gücün yavaşlar
Kimdi diye sorma bana, söyleyemem adını
Küllenmeyen közdür bende, yandığımı bil yeter
Arş-ı ala duysun diye dualarda adını
Fısıldayıp avucuma, andığımı bil yeter
Yazılmayan tek şiir, çizilmeyen tek resim
Gönül o yar ile açtık arayı
Söylesem bir türlü sussam bir türlü
Kanattık o kabuk tutmuş yarayı
Gizlesem bir türlü sarsam bir türlü
Sevdanın yükünü gizli taşırdım
Bitirdik bu aşkı sessiz sedasız
Yıktık hayalleri boşu boşuna
Şimdi gözyaşları akar faydasız
Yaktık gönüleri boşu boşuna
Kırdık çiçekleri kırdık dalları
Dilinde ne kadar sitem var ise
Saklama, hepsini dök gitsin bugün
Benimle dünya sana dar ise
Kalbinden sevgini at gitsin bugün
Sevgini içinde saklayacaksan
İstemem artık yâr, sorma hâlimi
İstersen kalbimi kır bundan sonra
Olmaz olsun sevdan, çektim elimi
Sevdanı ellere ver bundan sonra
İstemem artık yâr, sorma hâlimi
İstersen kalbimi kır bundan sonra
Olmaz olsun sevdan, çektim elimi
Sevdanı ellere ver bundan sonra
Kurudu yaprağım, kırıldı dalım
Müptela olmuş gönül borana kara
Üşütmez rüzgârın, yormaz güz beni
Sonu yok bu aşkın bilirim ama
Meçhule salıyor bir çift göz beni
Gidene ağlamak marifet değil
Gönül bu nasıl ah, bu nasıl feryat
Biçare yıkılıp kalmış gibisin
Gözünde mi kaldı yâr ile vuslat
Kış günü deryaya dalmış gibisin
Hasreti sel olup akar gözünden
Sözlerin alev gibi yağsa da üzerime
Küllerim senden hesap sormazsa darılırım
Kirpiklerin ok olsa, batsa da en derine
Çıkarıp da bir daha atmazsan darılırım
Söyleyemem adını, dudağım yanar diye
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!