Makamın var, unvanın var,
Senin de bir vicdanın var.
Bir gün tenden uçar gider,
Kuş misali bir canın var.
Hükmün yürür, tanınırsın,
Özensiz yapının çatısı damlar.
Hamın eksiğini olgun tamamlar.
Yazılan şairin sözüyse eğer,
Ben böyle söylerim, anlayan anlar.
El, etek öpene, zalim övene,
Çayırlara diker gözü,
Bayır görse, şaşar düzü.
İtle sidik yarıştır,
Ahmet Ağa'nın öküzü.
Su içer, yalak beğenmez,
Ağustosun sıcağı
Sanki tüpgaz ocağı
Gölgesi bol ağaca
Kurmalı salıncağı
Pişer Gemlik Limanı
Canından can verdin, doğurdun beni,
Aldın kucağına sarıldın anne.
Ak sütünü verdin, doyurdun beni,
Beşikte salladın, yoruldun anne.
Ninniler söyledin uyusun diye,
Yola gelsin diye sersem gururum,
Gider de yağmura karşı dururum.
Kolay değil suda fikir yürütmek,
Düşünürken sırılsıklam olurum.
Kamçı gibi yeller, dumanlı dağlar,
Tepede beyazlar kar mı acaba?
Akıllara sığmaz ah bu sevdalar,
Duygular geniş mi, dar mı acaba?
Tesadüf eseri düştük yuvaya,
Yine gelsin, baş köşeye kurulsun,
Sohbete renk katsın Artvinli Remzi.
Gönlü hoş tutulsun, fikri sorulsun,
Hayatı anlatsın Artvinli Remzi.
Bire on eklesin, yüze bin katsın,
Bir güzele vuruldum,
Vurulmak kolay değil.
Ne durdum ne yoruldum,
Durulmak kolay değil.
Ne süslü ne ojeli,
Bir güzele sevdalandım,
Tozdum Ayşe! Ayşe! Diye.
Hem aklımı hem fikrimi,
Bozdum Ayşe! Ayşe! Diye.
Tam boyuma göre boyu,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!