Yalnız değilsin el gibi
Eserim deli yel gibi
Boynun bükmüşte gül gibi
Kanadı kırılmış turnam
Suyumuz tersine akar
ANA DİLİM
Ana dilimi katletme
Arı duru ana dilim (Türkçe)
Ölmüşü yine diriltme
Arı duru ana dilim (Türkçe)
I Harun Yiğit için
Kümesten ü ürü sesleri gelir
Gidecekse yiğit yolunda gitsin
Yumurtlarsa Marda bacaya tavuk
Gözlerimle bir şeylere bakındım
Yakında büyük bir ekran
Çerçevelerin dışında
Köprü altında
Uzanmış bir adam
Saçları sakalları
Es poyrazım
Ey haşaran
Bulutların tülleri
Açılsın gelin duvağı
Gecenin karanlığında
Soyun boş caddeler
Kaldırımlar yosması güneş
Ay yüzümüzde dolunay
Şu denizin rüzgâr havası
Türkü gibi akan
Akşam oldu yine
her baktıgimda
Dalarım gözlerinin denizine
iliklerime kadar
akar gidersin
Sol göğsüme yasla başını
Bekle beni Feride’m elbette geleceğim
Her an senin yanında canında olacağım
Canımı feda edip uğruna öleceğim
Yeter ki bana inan inan aşkın gücüne
Sabah oldu uyanıp ta gel yanıma Feride
SESSİZ YÜRÜDÜLER
Sessizce yürüdü yeraltı damdan
Kazma postal kürek sesleri vardı
Cansız bedeni sarılmış çamurdan
Yükseldi dumanı evinde hardı
KIRBAÇLAMAK DÜNYAYI
İlk bakışta Yusuf Ter’in öyküsü bildik bir serüveni anlatıyor gibi; ücralardaki “bizim köy”lerden birinde doğmuş Ter, yoksulluk ailesiyle birlikte onu yaban ellere savurmuş, hasret, baskı, yoksulluk, çileler üstüne çile O’nu Düş ülkesinin ezgilerine vurmuş, oradan da duygul ...
DOST YUSUF
“Güzel insan Yusuf Ter’e”
Yıllardır hep doğru yazdığım için
Nedendir hep beni suçlarlar Yusuf
Düzenin hilesin sezdiğim için
İdama bizlerden başlarlar Yusuf
Şöyle düşünürüm olan çok acı
Tilkiye vermişler krallık tacı
Bu düzende meyve veren ağacı
DOSTUM YUSUF TER
1970 de Kozanlı’ nın, İmranlı Köyünde Dünyaya gelen Yusuf Ter, küçük yaşta babasının işi gereği İsviçre’nin Basel kentine gider. Bu göç esnasında eğitimini de İlkokul dördüncü sınıfta bırakır bir daha okula devam etmez. Fakat, İlkokulu bile bitiremeyen Yusuf Ter, boş durmaz, ...